Milliyet Sanat
Milliyet Sanat » Haberler » Müzik » "Klasik müzikte sahte 'gelenek'ler kalkmalı"

"Klasik müzikte sahte 'gelenek'ler kalkmalı"

"Klasik müzikte sahte 'gelenek'ler kalkmalı"16 Nisan 2014 - 04:04 | Patricia Kopatchinskaja, özgür ve içgüdüsel çalış stiliyle ön plana çıkıyor.
Moldovalı yıldız kemancı Patricia Kopatchinskaja, 17 Nisan Perşembe günü saat 20:00'de Bavyera Radyo Oda Orkestrası ve Flamenko sanatçısı Fuensanta La Moneta ile İş Sanat’ta konser verecek
SELAY SARI
 
Moldovalı yıldız kemancı Patricia Kopatchinskaja, 17 Nisan Perşembe günü saat 20:00'de Bavyera Radyo Oda Orkestrası ve Flamenko sanatçısı Fuensanta La Moneta ile İş Sanat’ta konser verecek. Geçtiğimiz eylül ayında klasik müzik dünyasının en güçlü yayını olan Gramophone dergisi tarafından "Yılın Kaydı" ödülünü kazanan, 'vahşi bir özgürlüğe' sahip çalış stiliyle dikkat çeken Kopatchinskaja ile ilk müzikal ortağı Fazıl Say'ı ve klasik müziğin dönüşümünü konuştuk.
 
Gramophone Yılın Kaydı ödülü aldınız. Klasik müziğin Oscarı ’na sahip olmak nasıl bir duygu?
 
Bir şef ve besteci olarak Peter Eötvös ile çalışma şansına sahiptim. Her zaman yaşayan bestecilerden eğitim almak gerektiğine inanırım   müzik eğitiminin en iyi yolu büyük ihtimalle bu. Hepimiz çıkardığımız iş bu şekilde takdir edildiği için mutluyuz, ancak herhangi bir ödül almayan birçok müthiş müzisyen tanıyorum - bu nedenle ödüllere çok fazla önem vermem.
 
 
İlk albümünüz Fazıl Say ile ortak bir çalışmaydı. Birlikte çalışmak nasıldı?
 
Fazıl güçlü bir kişilik ve inanılmaz bir sahne duruşuna sahip, yaratıcı bir yorumcu. Bana çok yardımcı oldu ve müzik hayatımın en güzel anlarından bir çoğunu kendisiyle yaşadım. Bununla birlikte ikimiz de inatçıyız ve aramızda bazen çatışma çıkabiliyor. Sahnede bu tip bir aurası ve gücü olan başka bir piyanist tanımıyorum - sanıyorum Franz Liszt gibi biri bu ligde olabilirdi.
 
Youtube ’da Say ile Beethoven’ın Kreutzer sonatını çalarken bir videonuz var, bir yorumda ikiniz de “birbirinizle yarışırken aşırı uçlara gitmekle, dinleyiciyi şok etmeye çalışmakla” itham ediliyorsunuz.
 
Beethoven sonatın başlığında “per un gran pazzo e compositore mullatico" (gerçek bir deli ve besteci için) yazar. Sonatın adandığı bu gerçek deli ve besteci o dönemin en ilginç kemancısı George Bridgetower’dır. Bridgetower virtüöz, Afrikalı-Polonyalı kökeniyle egzotik ve deliydi. Ve evet, o çağın dinleyicileri Kreutzer Sonatı karşısında şok geçirmişlerdi. Eğer bu dönemde hala şok edebiliyorsak mutluyuz.
 
 
Günümüzde klasik müzikte notaların tamamen doğru çalınmasından ve geleneksel yaklaşımlardan ziyade daha içgüdüsel ve kişisel yorumların öne çıktığı ifadesi doğru olur mu?
 
Şahsım adına hem notalara olabildiğince riayet ettiğimi hem de eserlerin altında yatan gerçek anlamlarını aradığımı söyleyebilirim. Ancak gelenek dediğimiz kavram farklı yerlere gidebiliyor. Örneğin Kreutzer ya da Beethoven’ın keman konçertosu geçtiğimiz iki yüz senede giderek daha yavaş çalınmaya başladı ve bunun gelenek olduğu iddia ediliyor. Ancak en erken kaynaklara gore bu doğru değil ve bence bu tür sahte ‘gelenekler’ ortadan kalkmalı.
 
Çalış biçiminizdeki özgürlük tamamen içgüdüsel mi yoksa planlı bir yanı var mı?
 
Kendinize böyle bir özgürlüğü vermeye karar vermeniz bölümü planlı, evet. Ancak herhangi bir anda bu özgürlüğün kullanılması planlanmamalı ve planlanamaz.