Milliyet Sanat
Milliyet Sanat » Haberler » Müzik » Vakıfbank Kültür Yayınları Erzurum Kitap Fuarı'nda

Vakıfbank Kültür Yayınları Erzurum Kitap Fuarı'nda

Vakıfbank Kültür Yayınları Erzurum Kitap Fuarı'nda25 Nisan 2019 - 10:04
VakıfBank Kültür Yayınları 27 Nisan-5 Mayıs günlerinde gerçekleştirilecek Erzurum 2. Kitap Fuarı’na katılıyor.Fuarda edebiyattan felsefeye, sanattan tarihe kadar Türkçe’ye ilk kez çevrilen birçok başucu kaynağı okurla buluşuyor

VakıfBank Kültür Yayınları (VBKY) Doğu Anadolu Erzurum 2. Kitap Fuarı’nda okurla buluşuyor. 27 Nisan - 5 Mayıs günlerinde TÜYAP Erzurum Recep Tayyip Erdoğan Fuar Merkezi’nde düzenlenecek fuar kapsamında eserlerini yüzde 35 indirimli sunacak olan VBKY, 2. salon 200 A standında kitapseverleri ağırlayacak.

 

Edebiyat, Felsefe, İktisat, Kesişimler, Sanat, Tarih, İnsan ve Toplum kategorilerinde birçok önemli çalışmanın sıralandığı VBKY’nin sundukları listesinde akademik çalışmaların yanı sıra Türkçe’de ilk kez yayımlanan eserler yer alıyor. “Küresel Roman”, “Cemaat ve Cemiyet”, “Çalışanın Fizyolojisi”, “Tolstoy Gandhi Mektuplaşmaları”, “Balıkçılar” ile “Cumhuriyet Misyonerleri” bunlardan yalnızca birkaçı.

 

“Musikimiz son derece gelişkin ve bütünlüklü”

Akademisyen ve bestekâr Gönül Paçacı Tunçay’ın iki ciltlik dev çalışması “Neşriyât-ı Mûsıkî: Osmanlı Müziğini Okumak", mûsıkî tarihimizi aydınlatan benzersiz bir kaynak. Tunçay, “Osmanlı müziğinin uzun zamanlar boyunca şifahen aktarılan, hafızadan hafızaya geçen ve doğal frekanslara dayalı aralıklarla çeşni ve makamlardan temellenen yapısı, kendi içinde son derece gelişkin ve bütünlüklüdür” sözlerini kaydediyor.

 

Kıtaları aşan yazarlar dönemi

New York Times’ın edebiyat eleştirmeni Adam Kirsch “Küresel Roman - 21. Yüzyılda Dünyayı Yazmak” adındaki kitabında Orhan Pamuk, Haruki Murakami ve Margaret Atwood gibi dünyaca ünlü yazarların çalışmalarındaki benzerlikleri, evrensel tema ve kurguları inceliyor. “Yerel olan, dünya çapında bir fenomenin parçası olarak görülebildiği oranda saygınlık ve anlam kazanır” diyen Kirsch, şöyle devam ediyor: “Bu yazarlar altı dili, beş kıtayı kapsıyor ve anlatı stratejileri ile yazı üslupları da bir o kadar çeşitlilik taşıyor. Onları birleştiren bir şey varsa o da belki çağdaşlıkları ve ‘küresel’ romancı olmak gibi bir statüye sahip olmalarıdır.”

 

132 yıl sonra Türkçe’de

Alman düşünür Ferdinand Tönnies “Cemaat ve Cemiyet”te çalışmaya adını veren bu iki kavramı genişçe değerlendiriyor. Sosyoloji disiplininin kurucularından Tönnies, 132 yıl sonra Türkiye’de ilk kez yayımlanan bu kitabında, beraberlik duygularının kök saldığı cemaatlerde “topluluk” ruhunun, bireyselliğin ön plana çıktığı cemiyetlerde “toplum” anlayışının kabul gördüğünü açıklıyor. Tönnies’e göre topluluklar birbirini ayıran her şeye rağmen bir arada kalırken toplumlar birbirini bağlayan her şeye rağmen ayrı duruyor.

 

1930’larda genç olmak

Akademisyen, siyaset bilimci Serap Yolcu Yavuz “Cumhuriyet Misyonerleri”nde 1930-1946 arasında genç neslin politik bir özne olarak konumlandırılışını değerlendiriyor. Yavuz, “Türkiye’de 1930’lardan itibaren belirgin biçimde gençlik sorunsalı merkezi bir hal alır. Cumhuriyetin siyasal elitleri gençliği, ‘kurtarıcı, kurucu ve taşıyıcı’ vurgusuyla politik eğitim sürecine paralel biçimde özneleştirir” diyor.

 

İlk kez Türkçe yayımlananlar: Balzac, Tolstoy, Gandhi…

Türkçe olarak ilk kez romanseverlerle buluşan Dimitri Vasilyeviç Grigoroviç’in “Balıkçılar”ı, 19. yüzyılda Sanayi Devrimi ile beraber değişen kırsal yaşamı, bir balıkçı ailesinin dayanışma ve sevgi dolu öyküsüyle okura ulaştırıyor. “Tolstoy Gandhi Mektuplaşmaları”nda mektuplar aracılığıyla birbirlerine görüşlerini aktaran Tolstoy ile Gandhi’nin görüşlerinin ortak noktasında sevgi temel alınıyor; şiddetin her türlüsüne karşı çıkılarak kötülük karşısında şiddetsiz direniş savunuluyor. Fransız yazar Balzac “Çalışanın Fizyolojisi”nde, dönemin tozdan geçilmeyen kasvetli ofis hayatının panoramasını çiziyor. Balzac, “Çalışan nedir?” sorusunu “Yaşamak için maaşına ihtiyaç duyan ve istifa etmekte özgür olmayan kişi; çünkü bu kişinin, sonsuz kâğıt kalabalığı üretmekten başka hiçbir alanda donanımı yoktur” şeklinde cevaplıyor.