FİSUN YALÇINKAYA

Turuncu tüller içinde uyuyan genç bir kadın. Muhtemelen bir balkonda… Arkasında akşamüstü denizi gösteren bir manzara, yüzünü bize dönmüş, bacaklarını toplamış, başını kolunun üzerine yatırmış, yüzünde bir belli belirsiz kızarıklık, utandığını bilmeden utanıyor gibi izleyenden, zira biz onu izleyenler milyonlarcayız. 1895 yılında Sir unvanlı ressam Frederic Leighton'ın resmettiği “Flaming June / Haziran Alevi” tablosu milyonlarca göz tarafından görüldü, poster oldu basıldı, kitap kapaklarına malzeme oldu, tabak altlarını süsledi, Facebook’a alakasız bir yazının görseli olarak kondu, yeni açılan lokantaların duvarına asıldı. Öyle işte çokça paylaşılan, bizzat orijinaline sahip olunmasa da sahip olunabilen milyonlara ait bir şey çünkü sanat…  Tablo ise, Ön-Raffaelocu döneme ait, bu dönemi en iyi betimleyen çalışmalardan biri. Bu dönem sanatçıları, 19. YY. İngiltere’sinde yaşayan ancak sanatlarında Rafael ve öncesi Rönesans sanatçılarını yaşatmayı hedefleyen, güzel, estetik zevklere hitap eden resimler yapmayı amaçlayan isimler. Doğal pozlara, doğayı en iyi şekilde betimlemeye öykünen bu grup zaman içinde dağılsa da geriye birbirinden güzel resimler kaldı. Çıplak çizilemese de vücut hatlarının net belirlenmesi için tülle kapatılan genç kadının yer aldığı tablo da bunlardan biri. Tablodaki resimde görülen kadının Yunan mitolojisindeki su ve uyku perilerine gönderme yaptığı düşünülüyor. “Haziran Alevi” tablosunun orijinali ise tabloyu bu dönem tablolarının pek para etmediği yıllarda, 1960’larda 660 pounda satın alan Porto Riko’daki Ponce Sanat Müzesi’nde sergileniyor. Yine sanata sahip olmak için satın almak gerektiğini düşünüyorsanız ve birikiminiz varsa tablodaki o yumuşakça düşmüş başı gösteren bir eskizin 15 Haziran’da Londra’da Sotheby’s tarafından satışa çıkarılacağını ancak artık bu dönem resimlerinin fiyatı yükseldiğinden orijinalinden çok daha pahalıya 60 bin pounda satılacağını da söylemeden geçmeyelim.