Milliyet Sanat
Milliyet Sanat » Haberler » Plastik Sanatlar » Seni çok özlemişiz #zekimuren

Seni çok özlemişiz #zekimuren

Seni çok özlemişiz #zekimuren19 Aralık 2014 - 05:12 | Müren'in 1963'teki ABD seyahatinde çekilmiş bu fotoğraf, "İşte Benim Zeki Müren" sergisinde yer alıyor.
Yapı Kredi Kazım Taşkent Sanat Galerisi'nde yer alan ve ziyaretçi akınına uğrayan "İşte Benim Zeki Müren" sergisi, 31 Aralık tarihine uzatıldı
FİSUN YALÇINKAYA
 
İstiklal Caddesi'ndeki Yapı Kredi Kazım Taşkent Sanat Galerisi, 31 Aralık'a dek sıcacık bir sergiyle izleyicileri ağırlıyor. Kapısından herkesin gülümseyerek çıktığı "İşte Benim Zeki Müren" sergisi, gördüğü yoğun ilgi sebebiyle 31 Ocak'a dek uzatıldı. Yapılan açıklamada daha da uzatılma ihtimali olduğu söyleniyor. Yoğun ilgiden kastımız Türkiye'deki sergilerde eşine az rastlanır türden bir ilgi. Sergiyi açıldığı 18 Kasım'dan bu yana, yaklaşık 30 bin kişi gezdi. İstanbul'daki sergilerle karşılaştırıldığında bu rakamın oldukça yüksek olduğu yönünde herkes hemfikir. Serginin koordinatörü, Veysel Uğurlu, "Rakam Türkiye için bir rekordur. Zeki Müren ciddi anlamda devrimci bir kişilik, sanat hayatı boyunca halka karşı gösterdiği sevgi ve saygısının karşılığı olarak bugün 50 yaş üzeri kişilere hitap etmesinin dışında, gençler tarafından da çok seviliyor," diyor.
 
Sergiye yönelik ziyaretçi akınını değerlendiren Pilot Galeri kurucusu ve direktörü Azra Tüzünoğlu, "Zeki Müren sergisi, tıpkı David Bowie sergisi gibi, sergi alanlarını/konularını popülerleştirmeye yönelik bir iş. 20 binden fazla ziyaretçi Türkiye gibi sergi görme alışkanlığı pek oluşmamış bir ülke için fena bir rakam değil," diyor.
 
İstanbul Modern Direktörü Levent Çalıkoğlu ise ziyaretçi rakamını, "Oldukça iyi bir ziyaretçi sayısı bu. Zeki Müren gibi halka mal olmuş, belleklerde yer edinmiş önemli bir sanatçının sergisinin bugünkü kültürel dönüşümde ilgi görmemesi düşünülemez. İlginin giderek artacağını düşünüyorum," diyerek yorumluyor.
 
Doya doya geziliyor
 
Mesele sadece gezen insan sayısının fazlalığı da değil. Geziliş şekli. Bir kere tüm izleyiciler mutlaka, bol fotoğraf çektiriyor. Sadece akıllı telefonuyla arka arkaya kareler çeken, gün sonunda #zekimuren hashtagiyle sosyal paylaşım sitelerine yükleyenler değil; manuel fotoğraf makinalarıyla gelenler de Zeki Müren'in eski bir fotoğrafıyla yan yana poz veriyor. Dahası sergi panoları, afişler, defterler, mektuplar da didik didik okunuyor. Hem de sesli olarak, "Bak, annesi ona 'Evladım' yazmış, ama 'Evladııım' diye uzatarak yazmış". Zeki Müren'in şarkıları hoparlörlerden yayılırken kimi de mırıltıyla onlara eşlik ediyor. Serginin ilk kısmı olan Zeki Müren'in hayatının kronolojik olarak anlatıldığı kısımda, "Bak annesi şişmanmış," ya da "Çocukken de gözlükleri varmış," gibi herkes kafadan bir kişisel keşif cümlesi yükseliyor. Yüksek sesle konuşarak, göstererek, fotoğraflayarak gezilen serginin ikinci kısmında daha çok sinema kariyeri ve giysileri dikkat çekiyor. Bu kısımda ziyaretçilerin daha uzun kaldığı kesin. Tek tek kıyafetler inceleniyor, filmler hatırlandıkça kahkahalar yükseliyor. Sergi sonunda ise deftere yazılıyor. Defterler dolu. İnsanlar birbirinin yazısının altına üstüne yazıyor. Yazılanların çoğu, 'seni özledik büyük sanatçı' diye bitiyor. Ama bazıları bizzat onu tanıyanlar tarafından yazılıyor. Müren'in bir asker arkadaşı, "1958'de askerde Mamak'ta subay hanımlarına birlikte şarkı söyledik, ruhu şadolsun," yazıyor. Saat yediyi vurduğunda ise, güvenlik görevlileri insanları çıkarmak için tek tek uyarmak zorunda kalıyor. Sergiyi son terk edenler kapanma saatinden 10-15 dakika sonra ancak çıkıyor. Çıkanların ağzında ise aynı cümle, "Bir daha gelelim".