Milliyet Sanat
Milliyet Sanat »Yazarlar » Asu Maro | Hiç zamansız değil
29 Temmuz 2016 - 03:07
Işıl Yücesoy'un müziğe 35 yıl ara vermesi kabul edilir gibi değil. Neyse ki Yücesoy 'Zamansız' adlı bir albümle geri döndü
Çocukluğumdan kalma bir duygum var Işıl Yücesoy ile ilgili; adını duyunca ayağa kalkıp önümü ilikleme isteği. Yıl 1978’miş ‘Ya Seninle Ya Sensiz’ diye ortalığı yıkıp geçişi, onun bütün şarkıcılardan çok başka olduğunu fark etmişim bir şekilde. Bir kere sesi kalındı ve çok güçlü. Kendisi uzun boylu ve gösterişli. Yani baştan aşağı heybetli, gümbür gümbür bir kadındı. “İstersen öldür beni, istersen güldür beni” diyordu şarkıda da kimin haddine acaba?
 
Sonra görmez olduk onu şarkı söylerken. Nasıl bir gecede şarkı söylemeye karar verip, bütün şuursuz yapımcılar onu geri çevirince üç kuruşunu bir araya getirerek kendi firmasını kurup plaklarını bastıysa, aynı şekilde peçetelerin havada uçtuğu gazinolardan bezip bırakıvermiş müziği meğer.
 
Neyse ki oyunculuğu bırakmamış da Devlet Tiyatrosu sahnelerinde izledik bu pop müziğin en karizmatik kadınını. ‘Orkestra’ bugün gibi aklımda. Ama bence müziğe 35 yıl ara vermesi kabul edilir gibi değil.
 
Neyse, ne demek lazım, hatanın bir yerinden dönülmesine de şükür, Hakan Eren’in Ossi Müzik’i sayesinde eski şarkılarını bir CD’de bulabildiğimiz Işıl Yücesoy, aynı firmadan ‘Zamansız’ adlı bir albümle geri döndü. Kendisinin zamansız bir kadın olduğu kesin; Milliyet Sanat röportajında Yavuz Hakan Tok’a “Benjamin Button olmak istiyorum” demişti, bence Benjamin Button kim onun yanında? Nüfus kağıdına göre yaşı 70, gözlerinden çıkan ışığa ve bir parça bile yorulup yıpranmamış sesine bakarsanız 18’inci albüm ise hiç zamansız değil, tam da kulaklarımızın ihtiyaç duyduğu şey.
 
Altın değerinde bir albüm
 
10 şarkı var içinde, ikisi hiç duyulmamış. ‘Anlamı Yok’, kendi bestesi, sözleri İskender Doğan’a ait. Diğeri; ‘Büyümedim’ (söz: Saadettin Dayıoğlu, beste Sonay Yağız). Kalanlar daha önce başkalarının söylediği ama Işıl Yücesoy’un yorumuyla da bambaşka bir anlam kazanan şarkılar. Nilüfer’den sonra bir şarkı söylenir miymiş mesela, söyleyen Işıl Yücesoy ise söylenirmiş: ‘Dönüyorum Eski Sevgilime’. Ya da Sezen Aksu’nun ‘Ağlamak Güzeldir’i bu yaş, bu yaşanmışlık ve yorumla böyle de olabiliyormuş meğer.
 
 
Beni daha önce Yeşim Salkım’ın söylediği Cenk Taşkan bestesi ‘Meğer’ çok etkiledi albümde. Daha önce kendisinden dinlemiştik, o yüzden Yeşim Salkım ile düet olmasa da olabilirmiş bu kez ama yine çok iyi bir yorum.
 
İki düet daha var albümde: Cenk Eren ile ‘Güneşimi Kaybettim’. Mithat Körler söylerdi hatırladınız mı? Gerçekten ilginç ve isabetli bir seçim. Diğeri de ‘Çemberimde Gül Oya’dan ‘Unutursam Fısılda’ya Işıl Yücesoy’a ve izleyiciye ikinci bir fırsat sunan Çağan Irmak ile ‘Zamansız’.
 
Son olarak da ‘Milat’. İzzet Çapa ile röportajında Yonca Lodi’nin yorumunun kendisini ağlattığını söylemişti. Bir de ondan dinleyin. Kendisine ait bir eski parça daha var; ‘Niye Düşünüyorsun?’, ben ‘Ya Seninle Ya Sensiz’i de bir daha duymak isterdim doğrusu bu yaşın yorumuyla. Belki bir sonraki albüme...
 
Tansel Doğanay’ın düzenlemeleriyle çok kıymetli, altın değerinde bir albüm. ‘Bir Başkadır Ayten Alpman’ gibi başucumuzdan yıllarca eksik olmamaya aday. “İkna olmazsam ne dizide, ne müzikte, ne hayatta, ne kocada eğilirim” diyen dimdik duruşlu Işıl Yücesoy, dinleyeni önünde eğilmeye ikna edecek bence.