20 Ekim 2012 - 07:10Özen Yula'nın "İtiraz Oyunları" arasında yer alan "Pusulasız", izleyiciden de her şeyden önce fiziksel ve zihinsel performans istiyorAvrupa'da bir müze... İki tane adam bir resmin önünde karşılaşıyorlar. Önce izlemekte oldukları eserden, sonra birbirlerinden konuşmaya başlıyorlar... Belki ahbap olacaklar, belki ortak konuları, hayata dair ortak sorunları olacak, belki anlayacaklar birbirlerini tanısalar... Ama zaten ilk sorulardan birinde kitleniyor konu: "Nerelisin?" Bütün aidiyetlerin üstünde bir kimlik ya bu... İnsan olmaktan kat kat önemli... O yüzden o an itibariyle birbirlerinden nefret ediyorlar. Çünkü biri Türk, diğeri Sırp. Bundan sora konuşabilecekleri tek konu, bizimkiler mi sizden çekti, sizinkiler mi bizi kesti...
Doğuştan düşman iki adam, bir yandan müzeyi dolaşıp bir yandan kendileriyle, birbirleriyle, tarihleriyle hesaplaşıyorlar. Biz de onlarla beraber dört dönüyoruz müzenin içinde.

Özen Yula'nın "İtiraz Oyunları" arasında yer alan "Pusulasız", Salt Galata işbirliğiyle bu güzelim mekanın her bir tarafında sahneleniyor. İzleyiciden de her şeyden önce fiziksel ve zihinsel performans istiyor. Yayılıp oturamazsın, uyuklayamazsın, sen de oyuncularla beraber dinç olmak, onları sıkı bir şekilde takip etmek zorundasın.



Salt Galata'da şu anda AKM sergisinin yer aldığı salonda başlıyoruz "Pusulasız"ı izlemeye... Merdivenleri iniyoruz, çıkıyoruz sonra... Tuvalete giriyorlar, kamera yoluyla biz de takip ediyoruz onları. Giriş katında bitiriyoruz turu, 1 saatin sonunda. Onlar konuşuyor, biz öğreniyoruz... Meğer kan yoluyla düşman olmaktan başka ortak meseleleri de varmış. Birbirlerini tanımaları ve affetmeleri gerekiyormuş.

Özen Yula'nın yazıp yönettiği, prömiyerini Erbil'de yapıp İstanbul'da seyirciyle buluşmaya devam eden "Pusulasız"da Beyti Engin ve Deniz Atam oynuyor. Enstalasyon ve kostüm tasarımı Başak Özdoğan'a, ışık tasarımı Metin Çelebi'ye ait. Çıkarken yanınızda alıp götüreceğiniz sınırların olmadığı bir gelecek özlemi de size...