Milliyet Sanat
Milliyet Sanat »Yazarlar » Seçkin Selvi | Her eve lazım Abdulkasem
29 Nisan 2017 - 01:04
B Planı, “İstila” oyununu ve yazarı Jonas Hassen Khemiri’yi tanıtıyor
İSTİLA - Yazan: Jonas Hassen Khemiri, Çeviren-Yöneten: Sami Berat Marçalı, Dramaturg: Dilek Tora, Dekor tasarımı: Jesse Gagliardi, Işık tasarımı: Alev Topal, Kostüm tasarımı: Hilal Polat, Koreografi: Gizem Erdem, İllüstrasyon: Dilan Sarıoğlu, Oynayanlar: Barış Gönenen, Hakan Kurtaş, Efe Tunçer, Seda Türkmen
 
İkincikat topluluğunun kurucusu Sami Berat Marçalı, bu yıl yolunu ikincikat’tan ayırarak B Planı adında yeni bir tiyatro kurdu. Belki de başından beri kafasında bir “B Planı” vardı. Yeni topluluğun yeni oyunu İsveçli yazar Jonas Hassen Khemiri’nin “İstila” adlı yapıtı. 
 
1978 doğumlu yazar genç kuşak sanatçılar arasında çarpıcı dil oyunlarıyla yazılmış yapıtlarıyla da siyasal-sosyal duruşuyla da öne çıkan biri. Romanları da, oyunları da çeşitli ödüller aldı ve yabancı dillere çevrildi. Stockholm’deki bir terör saldırısından sonra yazdığı ve büyük beğeni toplayan “Kardeşlerimi Çağırıyorum” adlı kısa romanla tepkisini yansıtan Khemiri, 2013’te yasal olmayan yollarla İsveç’e gelenleri saptamak için başlatılan ırkçı REVA projesini protesto etmek üzere adalet bakanı Beatrice Ask’a yazdığı açık mektupla da yığınların desteğini kazandı. Baş harfleriyle REVA olarak tanınan projenin açık adı “Rättssäkerhet och Effektivt Verkställighetsarbete” yani Yasallığı Saptama ve Etkin Sınırdışı Uygulaması anlamına geliyor. (Ne tuhaftır, İngiltere’de bir REVA projesi var, ama kadınlara karşı işlenen suçları önlemeyi amaçlayan bu projenin açılımı Şiddet ve Tacize Etkin Tepki anlamına gelen Responding Effectively to Violence and Abuse. Harfler her coğrafyada aynı anlamı taşımıyor ne de olsa.)
 
Khemiri’nin ilk oyunu olan “İstila” yasal olan ve olmayan mülteci sorununa parmak basan bir yapıt. O mültecilerin mağduriyeti değil, geldikleri ülkelerin mağduriyeti ve onların kültürel açıdan da etkilenişi mizahi ve çarpıcı bir dille anlatılıyor. Yazarın konuya yakınlığı Tunuslu bir baba ile İsveçli bir annenin çocuğu olmasından kaynaklanıyor olsa gerek. 
 
Seda Türkmen ve Hakan Kurtaş 'İstila'da.
 
Oyun ve yorumu
 
Çeşitli epizotlardan oluşan oyun Abdulkasem adında bir yabancının ekseninde kurgulanıyor. Oyunun başındaki İtalyan şehri, oranın güzel kızı Donna Antonia, Magrip’ten gelen Arap korsan ve kızın onunla gitme sahnesini izleyen “Yine de İtalya toprakları, bu Arap’ın adını hatırlar. Afrika’nın kuzeybatısından, Mahgreb kabilesinden gelen Abulkasem…” cümlesi, kadim kıta Avrupa’nın Magripli Othello’dan bu yana her Abdulkasem’e karşı olduğunu ima ediyor. 
 
Abdulkasem kimlik, ırk, dil konularında karşıtlık duyulan her şeyi simgeliyor. Bir kişinin adı olduğu gibi, ona dudak büken ülke halklarının jargonuna yerleşen ve kimi zaman olumlu kimi zaman olumsuz anlam yüklenen sözcüklere de dönüşüyor. Bir kişiyi (kadın, erkek fark etmez) , bir olayı, bir olguyu tanımlayan sözcük Abdulkasem. Yabancıyı benimseseniz de benimsemeseniz de Abdulkasem’den aşağı Kasımpaşa.
 
Abdulkasem’in ayak bastığı ülkede onun kimliğini deşifre etmek, etkisini tanımlamak, olası önlemleri ya da destekleri saptamak için toplanan uzmanların saçmalıkları, televizyon açık oturumlarındaki kerameti kendinden menkul uzmanların zırvalıklarını harika bir yaklaşımla yansıtıyor. O ülkelerde insanların nasıl önyargılı olduklarını, gerçekleri kendi küçük hesapları adına nasıl çarpıttıkları da Abdulkasem ve tercüman sahnesinde aktarılıyor.
 
Bu gerçekler Abdulkasem’in açısından bir dram havasında da dile getirebilirdi. Oysa yazar olaya kavanozun dibinden bakıp ülkenin tuzu kuru vatandaşları açısından izleyiciyi kahkahaya boğan bir kara komedi oluşturmayı seçmiş. 
 
Sami Berat Marçalı da oyunu çevirirken de, yönetirken de yazarın yaklaşımıyla örtüşen bir çalışma yapmış. İğneli, vurucu çeviri dili oyunun mizah niteliğini başarıyla vurguluyor. Oyun düzeni de yalın ve mekanik yapısıyla karşıtlıklara, empati kurulamayan ilişkilere inandırıcı bir anlam yüklüyor. Jesse Gagliardi’in tasarladığı dekor, iç içe geçen ve her epizotta farklı işlev üstlenen ahşap kutulardan ve her yere, her şeye damgasını vuran bir parmak izin motifinden oluşuyor. Abdulkasem’in adı konamayan, tanımlanamayan, çeşit çeşit yoruma açık kimliğinin değişmez, ebedi parmak izi. Barış Gönenen, Hakan Kurtaş, Efe Tunçer ve Seda Türkmen’den kurulu, iyi anlaşan oyuncu ekibi, hareketli ritmi, aksamayan temposuyla oyunu başarıya götürüyor. 
 
Belki ben Abulkasem? Belki sen Abulkasem? Ellerimizi çırpıp Abdulkasemleyelim Abdulkasem’i.
 
İletişim: www.b-plani.org
 
 

Gnom’dan Eve Dönüş

 
2017 yılında Barış Gönenen öncülüğünde bir araya gelmiş kolektif bir ekibin oluşturduğu Gnom Tiyatro ilk oyunu “Eve Dönüş”ü sahneliyor.  Kendi yarattığı metinlerden prodüksiyon üretmeyi amaçlayan, çağdaş ve yenilikçi tiyatroyu hedefleyen Gnom Tiyatro’nun tiyatro dünyamıza yeni bir soluk getirmesini bekliyoruz.
 
“Not defterimi çıkarıp yazıyorum. Biz hepimiz, bütün insanlar ayakkabı giymeyi bırakırsak özgür olacağız. Bir kuş gibi.”
 
Ayağı çıplak bir aylağın betona basma hikayesi, bir ceviz ağacının ortadan ikiye kesilmesinin masalı... Zeynep, elinde feneri ile orman cinlerinin peşinde, yıldızların tepesinde bir kız çocuğu, aşkın geçtiği yollara düşmüş bir genç kız, dünyaya kapılarını kapamış bir kadın.
Eve Dönüş, masalsı bir çocuğun renklerini yitirmiş bir kadına dönüşünü, çocukluk, ergenlik ve kadınlık dönemlerine odaklanarak anlatan otuz yıllık bir hikaye. Büyürken neleri yitirdik ? Aynı yollardan kaç kere geçeriz? Bir gün eve döner miyiz?
 
Yazan: Gnom, Yöneten: Barış Gönenen, Dekor: Barış Gönenen, Işık Tasarımı: Eren Çiğdem, Kostüm: Gizem Benturk, Afiş Tasarımı: Sami Berat Marçalı, Oyuncular: Ece Nur Ateş, İrem Yünsel, Tara Demircioğlu, Eren Çiğdem.
 

Sevgili Arsız Ölüm - Dirmit

 
 
Latife Tekin’in “Sevgili Arsız Ölüm romanından” Tiyatro Medresesi yapımı olarak uyarlanan Dirmit başarıyla devam ediyor. 
 
Dirmit’in tek bir gecesinde geçen oyun, romanın oyuncu kişisine dokunduğu yerden Dirmit’i, romandaki diğer karakterleri ise Dirmit’in anlatısı üzerinden tanıma ve romanın yazar/anlatıcı yoluyla kurulmuş büyülü gerçekçi dilini, karakter-anlatıcıyla en yalın halde sahneye taşıma araştırmasının bir ürünüdür.
 
Metni Düzenleyen ve Oynayan: Nezaket Erden, Metni Düzenleyen ve Yöneten: Hakan Emre Ünal, Reji Danışmanı: Celal Mordeniz, Proje Danışmanı: Zeynep Günsur Yüceil, Afiş Çizim: Perim Işisağ.
 
Oyun 30 Nisan Pazar 19:00, 15 ve 29 Mayıs Pazartesi 20:30’da Kumbaracı50’de izlenebilir.
  
Kumbaracı 50 Gişe: (212) 243 50 51