Milliyet Sanat
Milliyet Sanat »Yazarlar » Seçkin Selvi | Kulağa küpe olacak yaşam dersleri

Kulağa küpe olacak yaşam dersleri

11 Mart 2016 - 06:03
Füsun Demirel, Sahne Aznavur’da tüm kadınları, özellikle de erkekleri aşk dersi vermek için bu dershane ya da laboratuvara bekliyor
AŞK DERSLERİ- Yazan: Dario Fo/Franca Rame, Çeviren, Uyarlayan ve Yöneten: Füsun Demirel, Dramaturgi: Mert Küçülmez / Ayşegül Cengiz Akman, Sahne Tasarım: Mert Küçülmez, Kostüm Tasarım: Sevinç Tufan, Görsel Tasarım ve Desenler: Figen Aydıntaşbaş, Işık Tasarım: Alev Topal, Fotoğraf ve Afiş Tasarım: Nedim Zakuto, Oyuncular:  Füsun Demirel, Ayşegül Cengiz Akman ve Mert Küçülmez.    
 
Füsun Demirel, aşkı ve cinselliği ironik bir üslupta anlatan Franca Rame-Dario Fo çiftinin “Seks? Eh, Hayır Demem!”, “Tek Kişilik Diyalog”, “Bant Sistemi” ve “ Tecavüz” başlıklı oyunlarını çevirip uyarlayarak “Aşk Dersleri” adlı oyunu kotarmış. Üstelik kendi çocukluk ve ergenlik anılarından yola çıkıp kişisel tecrübelerini de seyirciyle paylaşarak içtenlikli bir anlatı-oyun gerçekleştirmiş.
 
Sahne Aznavur’da sergilenen oyun, “Size yaşamınızda aşk üzerine eşinizin, sevgilinizin, jinekoloğunuzun, psikoloğunuzun, annenizin, kız kardeşinizin bile söyleyemediği her şeyi  bu oyunda bulabilirsiniz,” sözleriyle tanıtılıyor.
 
 
Sanat yaşamları boyunca kadın sorunlarına odaklanmış yapıtlar veren Franca Rame-Dario Fo’nun metinleri, sorunlara aynı duyarlılıkla eğilen Füsun Demirel’in uyarlamasında Türkiye’nin de üstesinden gelemediği kadın sorunlarıyla birleşerek evrensellik kazanıyor. 
 
Yeni Bir Meddah
 
Füsun Demirel, arasına çeşitli oyun bölümlerini yerleştirdiği tek kişilik mizah ve ironi yüklü bir anlatı ya da yeni bir meddah yorumuyla sunuyor oyunu. Eğer sevmeyi, âşık olmayı, cinselliği anlayarak yaşayamıyorsak sürekli olarak bir yanımızın eksik kaldığını ve bunu yarınlara taşımanın insanda yaratacağı olumsuzlukları hatırlatıyor. Bu hatırlatmaları da örneklerle pekiştiriyor. Demirel’in sahne sempatisi ve sahne rahatlığı tatlı sert esprileriyle daha da zenginleşiyor. 
 
Ara oyunlarındaki çiftleri canlandıran Ayşegül Cengiz Akman ve Mert Küçülmez, esnek oyunculuklarıyla sacayağını başarıyla bütünlüyorlar. Bu ikilinin başarısı sadece rolleriyle sınırlı kalmıyor; oyunun dramaturgisini de üstlenmişler. İşlevsel ve estetik sahne tasarımı da Mert Küçülmez’in imzasını taşıyor.
 
Hepimizin içinde yaşadığı kadın-erkek sorunlarını kimi zaman kahkahayla gülerek, kimi zaman buruk bir gülümsemeyle izleyerek bir kez daha bir kez daha anımsatıyor oyun.
 
“Sansürsüz ve özgür sahne” sloganıyla Sahne Aznavur’u ayakta tutan Seda Çakmaksoy, Hilal Kuvvet, Sinem Çubuk üçlüsüne de ayrı bir alkış.
 
Aznavur Pasajı -  İstiklal Cad. No:108, 
KAT 8, Beyoğlu – 0532. 480 90 93
 
 

* * *

 

Macbeth  20. İstanbul Tiyatro Festivali'nde

 
 
İKSV 20. İstanbul Tiyatro Festivaline EKİP Tiyatro William Shakespeare'in ölümsüz eseri Macbeth ile katılıyor. 25 ve 26 Mayıs tarihlerinde Üsküdar Tekel Sahnesi'nde oynanacak oyunu Sabahattin Eyüboğlu Türkçeye kazandırdı, Bülent Emin Yarar yönetiyor.
 
Sahne ve Kostüm Tasarımı'nın Başak Özdoğan'a ait olduğu oyunda Simel Aksünger, Serkan Altıntaş, Aziz Caner İnan, Murat Kapu, İsmail Sağır, Ayşegül Uraz ve Cem Uslu rol alıyor.
 
"Tiyatro tarihinin en ünlü ve Shakespeare'in en önemli oyunlarından olan Macbeth hiçbir zaman eskimedi ve güncelliğini yitirmedi. İskoçya beylerinden Macbeth, öğrendiği kehanetin gücüyle Kral Duncan'ı öldürüp tacı ele geçirdi ve iktidarını elinde tutmak için hiçbir şeyden kaçınmadı. Arzularının esiri mi oldu Macbeth? Yoksa hakkı olduğuna inandığı şeyi almak için dönemin koşullarınca belirlenen yegâne yöntemi mi uyguladı? İktidarı ele geçirmenin ve elinde tutmanın yolları bugün ne kadar farklı?" 
 

* * *

 

Naftalin Kokan Bir Oyun - Erkek Arkadaş

 
 

Devlet Tiyatrosu’nun bu yıl sahnelediği “Erkek Arkadaş” repertuvarda bir de müzikal olsun anlayışının anlamsız bir örneği

 
ERKEK ARKADAŞ- Yazan: Sandy Wilson, Çeviren: Fahrünnisa Kadıbeşegil, Yöneten: Ebru Kara, Dekor Tasarımı: Aytuğ Dereli, Giysi Tasarımı: Candan Tuna Günay, Işık Tasarımı: Enver Başar, Koreografi: Yeşim Alıç, Müzik Direktörü: Çağrı Beklen, Oynayanlar: Ali Ersin Yenar, Gülben Başer, Yeşim Alıç, Barış Arman, Çiçek Üstün, Merve Gizem Berger, Halil İbrahim Irklı, Aykut Söyük, Nezahat Seza Yeğin, Ayça Akça, Aydan Güneş, Yağmur Şimşek, Tunahan Çilingir, Melih Şengider, Kasım Yıldırım Vardar, Cem Çelik, Alper Aksoy, Fuat Mert Başol, Başak Ova, Orkestra: Fuat Can Başkır, Doğukan Hürkan, İlkan Atay, Göksun Doğan, Mehmet Sezer, Şeyda Bulut.
 
İngiliz besteci ve libretto yazarı Sandy Wilson, 1920’lerin revülerini hafifçe dudak büken bir yaklaşımla taklit ederek “Erkek Arkadaş” müzikalini yazıyor. Müzikal 1953’te Londra’da sahneleniyor. 1954’te ise oyun yeni eklemeler yapılarak yine Londra’da sahneye konuyor ve çok uzun süre izleyicinin beğenisini kazanarak oynanıyor. Hatta 1971’de sinemaya da uyarlanıyor. Sandy Wilson oyun beğenilince, sahnelenişinden on yıl sonra bu kez başta Cole Porter’ınkiler olmak üzere 1930’lardaki gösterilerle dalga geçen ikinci bir taklit yazıyor: “Boşa Beni Sevgilim”. Bu müzikaller klişe konular, klişe danslar, klişe pozların oyunları.
 
Müzikallerin doğası gereği, konuda hafif, dans ve müzikte ağır olan bu oyunlar, toplumsal sorunlara eğilen “Batı Yakasının Hikâyesi”, “Hair”, “Evita” gibi yapıtlar ortaya çıkıncaya kadar revaçta kalıyor. Ama bu yeni tür müzikallerden sonra sabun köpüklerinin dönemi kapanıyor. Eskiler tıpkı Esther Williams’lı, Jane Powell’lı Howard Keel’li filmler gibi piyasadan çekiliyor. Bunlar daha çok, tiyatro okullarında müzikal örnekleri olarak öğrenciler tarafından oynanıyor.
 
Bu poz bile çok klişe
 
Devlet Tiyatrosu’nun onca kaliteli müzikal varken, bu fazlasıyla naftalin kokulu oyunu neden seçtiğini anlamak zor. Üstelik oyunun aslında öğrenciler bir karnaval balosuna hazırlanıyor; bir başka deyişle maskeli, kostümlü bir baloya. Nitekim oyunun başrolündeki Polly, baloya Pierrette, erkek arkadaşı da Pierrot kılığında giderler. İzlediğimiz oyunda ise bütün oyuncular, 1950’lerin kabarık etekli, jüponlu tuvaletleri içindeydiler. Pierrette ve Pierrot kıyafetleri ise anlamsız bir soyut tasarım örneğiydi. Kostümler konusunda bir başka büyük hata da erkeklerin şapkalarıydı. Bizde genellikle Maurice Chevalier şapkası diye bilinen kanotiye şapkalar, gerçekten de 1920’lerin, 1920’ların modasıdır. Ancak o şapkaların belirgin özelliği hasır olmasıdır. Devlet Tiyatrosu yapımındaki gibi kumaştan bekçi şapkası değil.
 
Genç oyuncular ellerinden geldiğince iyi oynamaya, iyi dans etmeye özen gösteriyor. Ama oyunun tek başarılı oyuncusu, Madame Dobonnet’yi canlandıran, aynı zamanda koreografiyi de tasarlayan Yeşim Alıç. Doğrusu güzel dans ediyor. Ama anlayamadığım bir şey de, Madame Dobonnet’yi neden Türkiye’deki Fransız mürebbiye şivesiyle konuştuğu. 
 
O kadar emeğe yazık olmuş bir oyun “Erkek Arkadaş”.
 
İletişim: (0212) 293 61 61
 
 

* * *

 
 

Tuğçe Diri Sergisi – Döngü

10 Mart 2016 – 09 Nisan 2016
 
 
ART350 Sanat Galerisi Bağdat Caddesi, Erenköy’de “Mekânları büyük bir atmosfer haline getirip izleyicinin de bu havayı bulmasını, belki de hatırlaması istiyorum” diyen Tuğçe Diri’nin nasıl bilinçli bir sanat yolunda olduğunun kanıtları olarak 10 Mart 2016 tarihinde ilk kişisel sergisi ile sanatseverlerin karşısına çıkıyor.
  
Her gün: 11:00 – 19:00 randevu ile
Bağdat Caddesi 350,  Erenköy - 0216. 369 80 50