Milliyet Sanat
Milliyet Sanat »Yazarlar » Yavuz Hakan Tok | "Çok modern, çok Avrupai": Erdem Kınay - "Proje 2"

"Çok modern, çok Avrupai": Erdem Kınay - "Proje 2"

30 Aralık 2013 - 10:12
Bu şarkılardan herhangi birini örneğin Bergen ya da ne bileyim, Gülden Karaböcek söyleseydi, bugünün sosyetik gece kulüplerinde, popüler müzik çalan radyolarda asla çalınmazlardı

Yenilik sıkıntısı çeken Türk pop müziği son yıllarda elektronik dans müziği (EDM) albümlerine can simidi gibi sarıldı ve özellikle 2010’dan sonra yaygınlaşan bu tür, daha önce aranjör ya da besteci olarak tanıdığımız nice ismi bir nevi star haline getirdi. Türün en popüler işlerine ise Ozan Doğulu, Ozan Çolakoğlu, İskender Paydaş, Volga Tamöz ve Erdem Kınay imza attı. Yıllardır batı standartlarında “dj” müziği yapan ve yaptıkları işlerle dünyada da ses getiren “dj”lerimiz de vardı oysa ama onlar Türk pop müziği kurallarına pek uymadıkları için bu saydığım isimler kadar gündem teşkil etmediler ne çare. Bu yüzden EDM’yi bundan ibaret sanmış da olabiliriz.

 

Türkiye’de genellikle eski şarkıların yeniden düzenlenmesi üzerinden yürüyen bu akımda, yeni şarkıları ve kendi bestelerini kullanan aranjör/besteciler de oldu. Erdem Kınay da bunlardan biriydi. Kınay’ın 2012 yılında yayımlanan “Proje” adlı albümü tamamen yeni şarkılardan oluşuyordu. Erdem Kınay ilk albümün devamı niteliğindeki ikinci albümde de yine sadece kendi bestelerine yer vermiş. Şarkı sözlerinin tamamı ise Deniz Erten’e ait. “Proje 2” adını taşıyan bu albüm geçtiğimiz günlerde KNY Müzik/Seyhan Müzik ortaklığıyla yayımlandı.

 

 

Albümde altı yeni şarkı ve üç de farklı versiyon var. Bu versiyonlardan biri, önceki albümün en çok ses getiren şarkılarından biri olan “Duman”ın Dj. Eyüp imzalı yeni “remix”i. Tıpkı önceki albümde olduğu gibi, bu albümde de Demet Akalın, Murat Boz, Bengü gibi popun birinci liginden isimlerin yanı sıra Merve Özbey ve Aynur Aydın da şarkılara ses verenler arasında. Bu albümün sürprizi ise albümün açılış ve de çıkış şarkısı “Alkışlar”ı seslendiren Sibel Can. Ne ki şarkıyı dinlemeye başladığınızda bunun bir sürpriz olup olmadığı tartışılır hale geliyor. Zira düzenlemesini koyun bir kenara, hem söz hem de beste bakımından “Alkışlar”, tipik bir Sibel Can şarkısından hiç de farklı tınlamıyor. Çelişki de burada başlıyor zaten. Hem önceki hem de bu albümün öne çıkan şarkıları Kınay’ın Avrupai “sound” iddiasını yerle bir ediyor. Zira önceki albümün en çok ses getiren şarkısı “Duman” gibi, yine Merve Özbey’in seslendirdiği “Helal Ettim” ve de “Alkışlar” bu ülkede senelerdir yapılagelen arabesk şarkılardan ilham almış şarkılar. Tek fark şu: Bu şarkılardan herhangi birini örneğin Bergen ya da ne bileyim, Gülden Karaböcek söyleseydi, bugünün sosyetik gece kulüplerinde, popüler müzik çalan radyolarda asla çalınmazlardı. Gelin görün “Duman” gibi “Helal Ettim” de şu sıralar hemen her yerde çalınıyor. Yani arabesk müzik duyunca “ıyyyyy yivrenççççç” diyen kitle böylece “çok modern, çok Avrupai” şarkılarla kendinden geçmiş oluyor.

 

 

Oysa albümde Demet Akalın’ın seslendirdiği “Yalnız Ordusu” ve Murat Boz’un seslendirdiği “İlk Anda”, çok daha pop tınlayan şarkılar. Melodik olarak daha zayıf olmalarına karşın Bengü’nün seslendirdiği “Kolay Gelsin” ve Aynur Aydın’ın seslendirdiği “Sınır” için de aynı şey söylenebilir. Ancak iyi bir müzisyen olduğunu bildiğimiz Erdem Kınay’ın yaratıcı ve yenilikçi bir besteci olduğunu söyleyebilmek zor. Şarkılar genellikle aynı yürüyüş ve kurgu üzerinden ilerliyor ve Kınay, düzenlemelerin şaşası ve karmaşıklığıyla bu açığı kapatmaya çalışıyor. EDM’nin son moda “sample”larını, “loop”larını kullanarak ortaya çıkarılan bu sert “sound” ise ancak gece kulüplerinde yüksek vuruşlu müziğe kendini kaptırıp dans etmek ya da evinde/arabasında/kulaklığında yüksek sesle müzik dinlemek, dinlerken çevresine de “çıstak”larını duyurmak isteyenlere hitap ediyor.

Erdem Kınay & Merve Özbey - "Helal Ettim":

 

 

Albümde sesiyle var olanları değil, projenin mimarı Erdem Kınay’ı ön plana çıkaran Mert Dermen imzalı fotoğraflar ve Özlem semiz imzalı kartonet kompozisyonu (yazım yanlışları bir kenara) özenli ve temiz. Ancak içerik, elbette kartonet kadar sade ve sakin değil. “Olsun, ben bu şarkılarla fena koparım,” derseniz, o başka.