Milliyet Sanat
Milliyet Sanat »Yazarlar » Yavuz Hakan Tok | Gripin - "Yalnızlığın Çaresini Bulmuşlar"

Gripin - "Yalnızlığın Çaresini Bulmuşlar"

17 Aralık 2012 - 07:12 | İyi şarkı sözleri ve güçlü melodilere sırtını dayayan Gripin müziği, doğal olarak dinleyici cephesinde de karşılığını buluyor.
Müziğini sıfatlara mahkûm etmek, kategorilere sıkıştırmak istemeyen Gripin, "ağlak rock" eleştirilerine kulak asmak niyetinde olmadığını bu albümle bir kez daha gösteriyor
Şu sıralar altı ayrı eyalette konser vererek Amerika turnesini tamamlayan Gripin, önümüzdeki Mart ayında da dünyanın en büyük müzik festivali kabul edilen SXSW’de sahneye çıkmak üzere ikinci kez yeni dünyanın kapısını çalmaya hazırlanıyor. Bu kapsamda üç şarkılık, İngilizce bir “EP” de gündemde.

Gripin’in beşinci albümü “Yalnızlığın Çaresini Bulmuşlar” ise, geçtiğimiz günlerde Avrupa Müzik etiketiyle piyasaya sürüldü. Albümde söz ve müzikleri grup elemanları ve Haluk Kurosman’a ait on şarkı ve bir de “cover” yer alıyor.
Gripin, 2004 çıkışlı ilk albümü “Hikâyeler Anlatıldı”dan bu yana, popülerliğine koşut olarak başarı grafiğini de giderek yükselten bir grup. Bu son albümde ulaşılan teknik düzey, gerek düzenlemeler, gerekse enstrüman icralarında varılan çizgi de bunu gösteriyor. İyi şarkı sözleri ve güçlü melodilere sırtını dayayan Gripin müziği, doğal olarak dinleyici cephesinde de karşılığını buluyor.
Buna karşı Gripin’in nicedir (amiyane tabiriyle) “ağlak rock” diye tanımlanan müzik türünün kolaycılığına teslim olduğunu düşünenlerin sayısı hiç de az değil. Nitekim yer yer epeyce dramatikleşen şarkı sözlerinin ve solist tavrının, kimi şarkıların içinden geçen alaturka motiflerin ve düzenlemelerde ney, bağlama, klarnet gibi, alaturka yaylılar gibi renk sazlarının fazlaca kullanılmasının “rock” müzikten uzak bir kitleye de Gripin’i sevdirdiği bir gerçek. Tıpkı Emre Aydın'da olduğu gibi.

Müziğini sıfatlara mahkûm etmek, kategorilere sıkıştırmak istemeyen Gripin ise bu eleştirilere kulak asmak niyetinde olmadığını bu albümle bir kez daha gösteriyor. Albüm adının da işaret ettiği gibi, ağırlıklı olarak yalnızlık ve aşk teması üzerine oturtulmuş şarkıların tamamında belirgin bir melankoli ve hüzün var. Bununla birlikte “Hayat Bana Güzel” ve “Bir Cevabım Var mı?” gibi şarkılarda saklı hayata dair sorular, insanlık hallerine dair vurgular da yok değil.
Muhafazakâr “rocker” çekincelerini bir kenara koyarsanız, “rock” müziğin içinden alaturkalı, arabeskli Türkçe popu doğru dozda geçirmek ve bu bileşimi iki ayrı kutbun ucuz klişelerinden beslenmeden yapabilmek de kolay değil. Gripin bunu hakkıyla başarırken iyi müziğin gerekliliklerine de sırtını çevirmiyor. Bu noktada her bir Gripin üyesi kadar, prodüktör Haluk Kurosman’ın da yetkin imzaları kendini hissettiriyor.

Yüzünü daha fazla popa dönmüş “Neden Bu Elveda?”, “Bugün Yalnızlığımın Doğum Günü” ve çıkış şarkısı “Yalnızlığın Çaresini Bulmuşlar”, doğal olarak ticari anlamda da başarı şansı yüksek şarkılar. Daha önce Leman Sam tarafından seslendirilen Şevval Sam bestesi “Gül Güzeli”, dinleyiciyi kolay tavlayacağı çok açık olmasına karşın, albümün bütünü içinde ‘olmasa da olurmuş’ dedirtiyor dinleyene. Bununla birlikte ilk dört şarkıdan sonrasının grubun kemik kitlesi tarafından daha çok benimsenecek şarkılarla devam ettiğini de söylemek lazım.

Şarkıların taşıdığı, koyu gölgeli kahverengi tonlarının, aralardan sızan beklenmedik ışık demetlerinin bire bir karşılığı gibi duran fotoğraflar ve kapak tasarımı ile bir küçük poster ve şarkı sözleri kitapçığından oluşan kartonet, albümün şık bir tamamlayıcısı gibi duruyor.
Belirgin bir müzikal standart yakalamış ve bu anlamda belki de Gripin’in (şimdilik) en iyi albümü sıfatıyla anılmayı şimdiden hak etmiş bu albümün, türün meraklılarını yeterince tatmin edeceği aşikâr.