Milliyet Sanat
Milliyet Sanat »Yazarlar » Yavuz Hakan Tok | Sessiz ve dingin, akustik ve sade: Ozan Ekici - "Rüzgârın Rengi Var"

Sessiz ve dingin, akustik ve sade: Ozan Ekici - "Rüzgârın Rengi Var"

10 Ağustos 2015 - 12:08
Nasıl tanımlanır Ozan Ekici’nin müziği? Biraz Ortaçgil, biraz Feridun Düzağaç’ın ilk dönemleri, Fikret Kızılok, belki bir parça da Pinhâni. Ancak onu hepsinden ayıran bir şey varsa o da şarkı sözleri
Türkiye’de müziğe sayısız isim kazandırmış Adana’dan bir yeni müzisyen daha çıktı geldi bu yıl. 17 Yaşından bu yana gitar çalıp beste yapan Ozan Ekici, Adana ve İstanbul’da barlarda sahneye çıkarak sahne tecrübesi kazanmış. İlk albümünün kayıtlarına ise Eylül 2014’te başlamış. Ekici’nin “Rüzgârın Rengi Var” adını taşıyan albümü, 2015 Mayıs ayında Benart Production etiketiyle yayımlandı.
 
Albümde söz ve müziği Ozan Ekici’ye ait 10 şarkı var. Üç şarkının prodüktörlüğünü Demir Demirkan yapmış; diğer yedi şarkının prodüktörü ise Volkan Başaran. Yani ilk adımını sağlam atmış Ozan Ekici. Bu iki deneyimli müzisyen, genç bir ismin el değmemiş şarkılarını işlerken ustalıklarını konuşturmuş ve Ozan Ekici’nin kendine has dünyasını dinleyiciye olduğu gibi (yersiz yere cilalamadan) yansıtmayı başarmışlar.
 
Nasıl tanımlanır Ozan Ekici’nin müziği? Kendisi “soft rock” ya da “akustik rock” tabirlerini kullanıyor. Biraz Ortaçgil, biraz Feridun Düzağaç’ın ilk dönemleri, Fikret Kızılok, belki bir parça da Pinhâni. Eğer bir kulvara sokmak gerekiyorsa, bu isimlerin/grupların yanında yer alabilir. Ancak onu hepsinden ayıran bir şey varsa o da şarkı sözleri.
 
Henüz 30’lu yaşların başında olmasına rağmen, hayatla hesaplaşmasını bitirmiş, iç huzurunu ve sükûneti bulmuş bir adamın kaleminden çıkmış şarkı sözleri var bu albümde. Çok az şarkıda hüzün ve aşk acısı var ama onlar bile karamsar değil. Zaten bu durumu “İyimser” adı verilmiş şarkı tek başına özetliyor. “Hayat her gün yeniden başlar” diyor Ozan Ekici o şarkıda. “Epey düşüp kalktım, artık adım iyimser,” diyor sonra da.
 
Başından sonuna dek akustik, sade, duru, temiz bir “sound” ve ince müzikal tatlar barındıran bir albüm bu. Hayatın telaşından el çektiğiniz bir gün, bir an, belki bir tatil yolculuğunda, belki yorgun bir iş gününün akşamında, vakit gece yarısını geçmişken bir gece ya da bir sabah erken uyandığınızda… Dinledikçe kendinizi iyi hissettirecek, kulağınızın pasını silecek 10 şarkı…
 
 
Benim önceliklerim tam da bu sebeple “Sessiz ve Dingin”, “İyimser” ve “Yolculuğa Çıkarken” oldu albümde. “Gayri İhtiyari”nin umutsuz ama umutlu aşk hikâyesine, “Masal”ın Ortaçgil’in ilk albümünden çıkıp gelmiş gibi duran naif duygusuna, ona keza “Düş”teki Fikret Kızılok iklimine, “Neredeyim Ben?”in melodikliğine bayıldım. Albüm boyunca yer yer duyduğum retro gitar tonlarına, Hammond org sesine de öyle…
 
Ancak bu albümü şarkılara ayırmak pek zor. Zaten giderek azalmakta olan 10 şarkılık albüm mantığı tam da bu yüzden kıymetli kalacak hep. Bazı albümler başından sonuna bir bütündür ve bir tek şarkısıyla o müzisyenin hikâyesine vâkıf olamaz, müziğinin sırrını çözemezsiniz. Bu nedenle haksızlık ettiğimiz ne çok müzisyen vardır kim bilir. Yeni bir isim için bugünün müzik piyasası şartlarında çok zor olanı tercih etmiş olsa da, iyi ki Ozan Ekici, şarkılarını bir albüm halinde sunmuş dinleyiciye. Bu albüm başından sonuna dinlenilmeyi hak ediyor zira.
 
Albümün kartonet ve kapak fotoğrafları Taner Çalışaner tarafından çekilmiş, kartonet tasarımı ise Benart Production imzası taşıyor.
 
“Rüzgârın Rengi Var”, Ozan Ekici’nin uzun vadede kalıcı olacak ve önümüzdeki yıllarda adından çok söz ettirecek bir müzisyen olduğunun habercisi gibi.