Milliyet Sanat
Milliyet Sanat » Haberler » Plastik Sanatlar » “Bu sergiyle ilkleri gerçekleştiriyoruz”

“Bu sergiyle ilkleri gerçekleştiriyoruz”

“Bu sergiyle ilkleri gerçekleştiriyoruz”27 Nisan 2017 - 10:04 | Fotoğraflar: Hüseyin Özdemir
Portakal Sanat ve Kültür Evi'nde 18 Mayıs'a dek Ai Weiwei, Anish Kapoor, Banksy'nin aralarında bulunduğu dünya sanatının önemli isimlerini ağırlayan bir sergiye ev sahipliği ediyor. Maya Portakal sergi için, "Bu tarzda bir sergiyi de ilk kez göreceğiz" diyor
FİSUN YALÇINKAYA
 
Portakal Sanat ve Kültür Evi, bu akşam (27 Nisan) açılacak ve 18 Mayıs 2017’ye dek sürecek satışlı bir sergiyi ağırlıyor. Sergide dünyaca ünlü sanatçılar Ai Weiwei, Tom Wesselmann, Robert Combas, Günther Uecker, Banksy, Antony Gormley, Anish Kapoor, Ivan Navarro, Julia Fullerton-Batten, Subodh Gupta, Yue Minjun, Sea Hyun Lee’nin aralarında bulunduğu sanatçıların yapıtları görülebilecek. Bu vesileyle Maya Portakal’la buluştuk ve serginin hazırlanış sürecini konuştuk.
 
Anish Kapoor'un eserinin önünde.
 
Oldukça özenli bir seçki ve sergi bizi karşılıyor. Hangi koleksiyondan geliyor eserler?
 
Koleksiyoncularımız Amsterdamlı bir aile, kuşaklardır koleksiyonculuk yapan ama bu işin ticaretinden de keyif alan aynı zamanda sanat eseriyle yaşamay, onu zaman zaman değiştirmeyi de seven, alıp satmayı kendi sanat meraklarına yerleştirmiş bir aile. 15 senedir yakından tanıdığımız bir baba kız
 
Sizin de Raffi Portakal’la baba kız olarak bu işi sürdürmeniz böylece iki tarafından baba- kız olarak bu işe devam etmesi yansıdı mı sergiye aranızda benzerlikler var mıydı?
 
Çok çok müthiş benzerlikler vardı. Ben babayla, babam da kızıyla çok iyi anlaştı.
 
Nereden çıktı böyle bir sergi düzenleme fikri?
 
Öncelikle bizden daha önce eser satın alan ve bu aldıkları eserlerden memnun kalan koleksiyonculardı. Bize güvenlerinde zaten bir soru işaretleri yoktu. Ülkeye de güvendiler. Etkilendiler eser seçiminden. 2004 yılından beri getirdiğimiz Picasso, Damien Hirst, Dali’den haberdarlardı. Ne kadar titiz olduğumuzu, işimizi sevdiğimizi biliyorlar. Daha evvel ticari alışverişimiz oldu. Biz de onları yeni koleksiyoncularla tanıştırmak için bir kapıyız. Bu tarzda bir sergiyi de ilk kez göreceğiz, ilkleri gerçekleştiriyoruz. Örneğin Ai Weiwei Türkiye’de ilk kez satışa çıkıyor. Anish Kapoor’un bu çapta bir eseri ilk kez satışa çıkıyor.
 
Seçkiyi oluştururken nelere dikkat ettiniz?
 
Muazzam bir koleksiyona sahipler ve ben bir hazineyle karşılaştım. Getirmek istediklerimi söyleyince hepsine tamam dediler. Mesela Ai Weiwei’nin 12. Documenta için yaptığı ve 1001 Çinli’yle birlikte Almanya’ya gelen 1001 sandalyeden 12 tanesini getirebildik. O proje bir sanatçı tarafından yapılan en yüksek bütçeli projelerden biriydi. Ucker ise yine çok önemli bir Alman sanatçı, hayatı çiviler üzerine kurulu çivilerin paradoksal sembolleri üzerine gidiyor. Onun da Ai Weiwei’nin yapıtlarında da kendi özel hayatlarıyla çok karşılaşılabiliyor. Onun haricinde Tom Wesselmann, Victor Vasarely’nin aralarında olduğu çok sayıda isim var.
 
 
"Eserlerin yakından tanınmasını istedik"
 
Neden müzayede yerine satışlı sergi düzenlemek istediniz?
 
Öncelikle bizim kurum olarak aldığımız bir karardı, öte yandan koleksiyoncu bize gönlünden geçenin bu olduğunu söyledi. Elbette burayı daha iyi tanıyan biz olduğumuz için son kararı bize bıraktı ama onun isteği bu yöndeydi. Bizi bu karara götüren ise Ocak’ta düzenlediğimiz Sessiz Müzayede’nin çok iyi geçmesi oldu. Koleksiyoncular eserlerin önünde konuşarak, vakit geçirerek eserleri daha yakından tanıdılar. Bu da bize daha uygun geldi.
 
Sergi elbette her zaman müzayedeye göre daha çok insana ulaşabiliyor.
 
İkisinin çok farklı dinamikleri var. Bu koleksiyonun ve koleksiyondaki eserlerin kendileriyle de ilgili bir şey. Bazı eserler müzayedede daha iyi satılabilir ama doğru alıcıya bazı eserler sergiyle ulaşabilir.
 
Önümüzdeki dönem neler göreceğiz?
 
Türkiye sanatı modern döneme ait bir sergi olacak bir de Çanta Müzayedesi’nin devamı gelecek.