Milliyet Sanat
Milliyet Sanat » Haberler » Sinema » ‘Mavi Dalga’, Antalya’dan sonra Berlinale’de

‘Mavi Dalga’, Antalya’dan sonra Berlinale’de

‘Mavi Dalga’, Antalya’dan sonra Berlinale’de12 Şubat 2014 - 10:02 | Ayris Alptekin ve Onur Saylak, "Mavi Dalga"nın başrollerinde.
Balıkesir'de geçen bir büyüme hikayesini konu alan, Berlin Film Festivali'nde Generation bölümünde gösterilen 'Mavi Dalga'nın yönetmenleri Zeynep Dadak ve Merve Kayan ile konuştuk
NİL KURAL
 
64. Berlin Film Festivali’nin Generation adlı gençlere ve çocuklara sinema kültürü kazandırmayı hedefleyen bölümünde gösterilen filmlerden biri de Zeynep Dadak ve Merve Kayan’ın ilk uzun metrajlı kurmaca çalışması ‘Mavi Dalga’ydı. Balıkesir’de geçen film, lise sondaki Deniz’in (Ayris Alptekin) arkadaş grubuyla ve ailesiyle yaşadıkları üzerinden nüanslarla dolu, klişelerden kaçınan zarif bir büyüme hikayesi anlatıyor. Türkiye’de ilk kez geçen yıl Antalya Film Festivali’nde ulusal yarışmada gösterilen ‘Mavi Dalga’, buradan ilk film, senaryo ve kurgu ödülleriyle döndü. 
Zeynep Dadak ve Merve Kayan’la Berlinale’de bir araya geldik ve Türkiye’de 7 Mart’ta ticari gösterime girecek ‘Mavi Dalga’yı konuştuk.
 
Filmin Antalya ve Berlinale’deki gösterimleri arasında fark var mıydı, aldığı tepkiler açısından?
 
Zeynep Dadak: Berlinale’de izleyicilerde inanılmaz bir kafa açıklığı gördük. Filmlere karşı önceden çok daha az şartlanarak geliyorlar. Antalya’da yarışmanın kendisi çok daha yoğun bir ortam oluyor ve beklentiler oluşuyor. Oysa filmlerle ilgili beklenti filmin kendisinin yaptığı bir şey değil. Bu beklentileri bir kenara bırakıp film izleyebilmek bir film kültürünün parçası. Berlinale’de insanların filmle iletişim kurmak için nasıl bir çaba gösterdiğini görmek müthişti. Sonrasında aldığımız tepkiler anlamında da çok olumlu geçti.
 
Merve Kayan: Antalya’da yarışmaya odaklanıyor insanlar. Ödüllerle ilgili konuşmaya başlıyorlar. Hemen filmi bir yere oturtma çabası hissediliyor. Antalya’da genç seyirciye ulaşmadı, burada izleyen genç insanlardan olumlu tepkiler aldık.
 
Zeynep Dadak (solda) ve Merve Kayan (sağda), Berlin Film Festivali'nde Nil Kural ile görüştüler.
 
Film, Generation’da gösterildi. Filmin ana karakterinin yaş grubuna uygun bir izleyici kitlesiyle bir araya geldi.
 
Merve Kayan: Daha önce Türkiye’yle ilgili yapılan filmlerdeki karakterlerden farklı olması onların ilgisini çekmiş, bu bize enteresan geldi. 16 yaşında sanat okuyan bir kadınla röportaj yaptık. İlk söylediği “Hiç Türkiye’den böyle karakterler görmedim, kendi hayatımla da paralellik kurabildim,” oldu.
 
Zeynep Dadak: Bu, bizim bir önceki filmimiz ‘Bu Sahilde’den de bildiğimiz histi. Çok yerel hikayeler anlatmamıza rağmen duygu ve karakterler anlamında dünyanın farklı yerindeki insanlara bir şey diyebilen bir yapısı var ‘Mavi Dalga’nın. 
 
Birlikte çalışma ve ‘Mavi Dalga’nın ortaya çıkma sürecinden bahsedebilir misininiz?
 
Zeynep Dadak: Biz 2005 yılından beri birlikte çalışıyoruz. O zaman yaptığımız ‘Irak Dünya Mahkemesi’ adlı bir belgesel vardı. Ben yapımcısı ve yönetmenleri arasındaydım. Merve ise filmin kurgusunu yapıyordu. En çok Merve ve ben bilgisayar başında vakit geçiriyorduk. Kurgu yaparken bir sonraki filmi hayal etmeye başladık, bir sonraki klibi, müzik belgeselini... Farklı tarzları uzunlukları olan hikayeler hayal etmeye başladık. ‘Mavi Dalga’ da bu sürecin ürünü.
 
Merve Kayan: Bir sürü proje vardı da ‘Mavi Dalga’ öne çıktı gibi bir durum yok. Daha kısa süre içinde çıkan işler birkaç ay içinde tamamına eriyor. ‘Mavi Dalga’ hakkında konuştuğumuzda 2009’du. Ben San Diego’daydım ve Zeynep ise New York’ta yaşıyordu. Skype üzerinden konuşarak bir şeyler biriktirmeye başlamıştık. Film de bir sürü hikayenin, hissin, mekanın birikmesinden oluşan bir hikaye. Birkaç yıl biriktirdik ve sonra senaryoyu yazmaya başladık.
 
Zeynep Dadak: Kendi büyüme hikayelerimizden hareket etmedik tam olarak. İlham aldığımız filmlerin, kadınların, arkadaşlarımızın, erkeklerin hikayeleri; bir sürü farklı farklı hikaye aklımıza geliyordu. Kendi hikayelerimizle de birleşerek ortak bir his yarattı. Biz de küçük şehirlerde büyümüş ve buralardan çıkmış insanlar olarak  hikayeyle bir ortaklığımız vardı baştan beri.