Topukların Lorca Okuması

Carlos Saura’nın Flamenko Üçlemesi’nin ilki olan film, alışılmışın dışında bir olay örgüsüne sahip olup, tek bir mekânda geçer. Bir belgesel tadında başlayan filmde, önce kulisin havasını solur, dansçıları tanır, ana karaktere can veren dansçının hikâyesini dinler ve onların provalarına konuk oluruz. Prova sahnelerinde onlarla adım sayar ve kendimizi dansçıların topuklarının ritmine kaptırırız. Hareketli kamera kullanımını tercih eden görüntü yönetmeni Teodora Escamilla’nın yardımı ile Saura oyuna başarılı bir geçiş yapar ve böylece biz de oyunun kahramanlarının dramına şahit olmaya başlarız.

Filmin en etkileyici ve unutulmaz sahnesi ise gelin için iki erkeğin düellosunun gerçekleştiği son sahne. Sembolik ayak harekeleriyle anlatılan ata binme eylemi, Gades’in yorumuyla etkileyici bir dans şovuna dönüşen düello ve bu düello sonrası gelinin elleriyle beyaz gelinliğinde bıraktığı kan izleri izleyenlerin hafızalarına kazınıyor.
Film bittikten sonra dansın, müziğin ve Lorca’nın eşsiz dizelerinin tadı damağınızda kalıyor. Topuk sesleri kulağınızda çınlıyor, sözcüklerin dansına eşlik eden gitar melodilerini mırıldanıyor ve elinizle istemsiz bir şekilde ritim tutuyorsunuz. Son zamanlarda izlediğim en başarılı müzikallerden biri olan Kanlı Düğün, Federico Garcia Lorca’yı tanımak ve sevmek adına izlenmesi gereken bir yapıttır.
Etiketler: Antonio Gades Carlos Saura Christina Hoyos Federico Garcia Lorca Flamenko üçlemesi Juan Antonio Jiménez Kanlı Düğün
