Elektronik müziğin şiirsel yolcusu Volkswagen Arena’da
Berlin’in elektronik müzik sahnesinden doğan, melodik techno ile şarkı yazarlığını birleştirerek kendine özgü bir evren yaratan Monolink, yeni albümü “The Beauty of It All” Avrupa turnesi kapsamında 8 Kasım’da İstanbul Volkswagen Arena’da sahne alacak. Konserin sürpriz ismi ise Acid Pauli.
Suzan Somalı Sönmez
ssomalisonmez@gmail.com
Bazı müzisyenler ritmi bir araç olarak kullanır, bazıları ise ritmi bir dil hâline getirir. Monolink, bu ikinci grupta yer alıyor. Müziği kulaklara değil, zihnin derinliklerine yazılmış bir mektup gibi. Berlin’in sisli sabahlarından doğan bu ses, techno’nun mekanik kalbini insan ruhunun kırılganlığıyla buluşturuyor. Her notasında bir yolculuk, her ritminde bir hikâye var. Monolink, elektronik müziği sadece dinlenilen değil, yaşanılan bir deneyime dönüştüren bir anlatıcı. Şimdi bu anlatıcı, İstanbul’a geliyor; Volkswagen Arena’da, kelimelerin yetmediği yerde müziğin konuşacağı bir sahne kuruyor.
Küresel fenomen
Monolink, gerçek adıyla Steffen Linck, elektronik müzik dünyasında sıradan bir DJ setinden çok daha fazlasını sunan bir sanatçı. Berlin’in yeraltı kulüplerinde başlayan kariyerini, canlı vokal ve gitarı elektronik prodüksiyonla harmanlayan benzersiz bir sahne diliyle küresel bir fenomene dönüştürdü. Müzik kariyerindeki ilk çıkışı, Berlin’in elektronik müzik sahnesinde 2014 yılında DJ performanslarıyla başladı. Başlangıçta klasik DJ setleriyle sahne alan Steffen Linck, kısa sürede kendi tarzını yaratma arayışına girdi. Onu farklı kılan şey, elektronik müziği sadece ritim ve beat üzerinden değil, canlı vokal ve gitarla birleştirerek sahnede hikâye anlatan bir formata dönüştürmesiydi. Bu yaklaşım, Berlin’in underground kulüplerinde dikkat çekmesini sağladı ve kısa sürede elektronik müzik dünyasında adını duyurdu.
Gerçek anlamda çıkışını ise 2015 yılında yayınladığı “The End” adlı single ile yaptı. Acid Pauli ile ortak hazırlanan bu parça, Monolink’in elektronik müzik gündemine güçlü bir şekilde girmesini sağladı. Bu iş birliği, onun melodik techno ve deep house tınılarını şarkı yazarlığıyla harmanlayan özgün tarzının temelini oluşturdu. Ardından gelen tekliler ve EP’ler, Monolink’in müziğini daha geniş kitlelere taşıdı. Bob Dylan ve Leonard Cohen’den aldığı söz yazarlığı ilhamını, Berlin’de keşfettiği elektronik müzikle birleştirerek kendine özgü bir kimlik yarattı.
Monolink
Diskografi
Monolink’in diskografisi bu vizyonun izlerini taşıyor. 2015’te Acid Pauli ile ortak hazırladığı “The End”in ardından gelen “Sirens” (2017) ve “Swallow” (2018) melodik techno ile şarkı formunu birleştiren tarzını pekiştirdi. Aynı yıl yayınlanan “Father Ocean”, derin vokalleri ve atmosferik yapısıyla dinleyicilerin favorisi oldu. 2019’da “Rearrange My Mind” ve Ben Böhmer ile yaptığı “Black Hole” iş birliği, Monolink’in global elektronik müzik ağındaki yerini sağlamlaştırdı. 2020’de “Sinner” ve “Otherside”, daha karanlık ve introspektif bir tonla sanatçının evrimini gösterdi. 2021 ise onun için verimli bir yıl oldu; “The Prey”, “Harlem River/Falling”, “Turning Away” ve “Don’t Hold Back” gibi parçalarla albüm vizyonunu genişletti. Aynı yıl NTO ile hazırladığı “Beyond Control”, sahne performanslarında en çok alkış alan iş birliklerinden biri olarak öne çıktı. Bu parçalar, Monolink’in elektronik müziği sadece ritim değil, bir anlatı aracına dönüştüren kimliğinin kilometre taşları oldu.
Geçtiğimiz eylül ayında yayınlanan “The Beauty of It All” ise Monolink’in en olgun çalışması olarak kabul ediliyor. “Light Up My Dark”, “Perfect World” ve “Avalanche” gibi parçalar hem sahnede hem kulaklıkta dinleyiciyi hipnotik bir yolculuğa çıkarıyor. Albüm, sanatçının melodik techno ile şarkı formunu birleştirme konusundaki ustalığını bir kez daha kanıtlıyor.
Sahne performansları
Monolink’in müzikal yolculuğu sadece stüdyo kayıtlarıyla sınırlı değil; sahne performansları kimliğinin ayrılmaz bir parçası. ‘Burning Man’de Mayan Warrior ve Robot Heart sahnelerinde sunduğu setler, elektronik müzik tutkunlarının hafızasında hâlâ canlı. Coachella’da Mojave sahnesinde yarattığı atmosfer, Tomorrowland’deki hipnotik performansları ve Fusion Festival (Almanya), Sónar (İspanya), Lightning in a Bottle (ABD), EXIT (Sırbistan), DGTL (Hollanda) gibi prestijli uluslararası etkinliklerdeki sahne deneyimleri, global elektronik müzik sahnesinde neden bu kadar özel bir yere sahip olduğunu gösteriyor. Canlı vokaller, gitar dokunuşları ve elektronik ritimler izleyiciyi bir konserden çok daha fazlasına, bir anlatının içine davet ediyor.
Dijital platformlar
Elektronik müzik festivallerinde ve global sahnelerde kazandığı prestijle türün en yenilikçi isimlerinden biri hâline gelen Monolink, dijital platformlarda da güçlü bir varlık gösteriyor. Sanatçının parçaları Spotify’da 200 milyondan fazla dinlenme rakamına ulaştı; en çok dinlenen şarkılarından “Return to Oz” (ARTBAT Remix) tek başına 70 milyon dinlenmeyi geçti. Beatport listelerinde defalarca zirveye çıkan “Black Hole” ve “Father Ocean” gibi parçalar, melodik techno ve deep house sahnesindeki etkisini pekiştirdi. YouTube’da ise canlı performans videoları milyonlarca izlenme alırken, Monolink’in Coachella ve Burning Man setleri elektronik müzik tutkunları arasında kült hâline geldi.
İstanbul’da festival havasında bir gece
Generic Music ve The Code organizasyonuyla İstanbul’da gerçekleşecek ve 18+ yaş sınırı olan konser, Monolink’in yeni albümünden parçalarla birlikte klasikleşmiş şarkılarını da kapsayacak. Volkswagen Arena’da kurulacak sahne, elektronik müziğin sınırlarını zorlayan bir deneyime dönüşecek. Volkswagen Arena’daki gece, sadece Monolink’in performansıyla değil, sahneye çıkacak diğer güçlü isimlerle de unutulmaz olacak.
Etkinlikte Monolink’ten önce ve sonra sahne alacak isimlerden Oceanvs Orientalis, İstanbul merkezli bir prodüktör olarak Doğu’nun melodilerini Batı’nın elektronik ritimleriyle harmanlayan hipnotik setleriyle tanınıyor. Minimal ve organik tınıları birleştiren tarzı, gecenin atmosferine kültürel bir derinlik katacak.
Oceanvs Orientalis
Gecenin enerjisini yükseltecek diğer isim Curfew ise enerjik house ve EDM setleriyle bilinen genç bir DJ; 150’den fazla etkinlikte sahne almış, geniş müzik arşiviyle dinleyicilere dinamik bir deneyim sunuyor. Bu isimler, Monolink’in sahneye çıkacağı anı beklerken Volkswagen Arena’yı ritmin ve melodinin sınırlarını zorlayan bir deneyime dönüştürecek.
Acid Pauli’nin tevazusu
Monolink konserinde sahne alacak isimlerden biri aslında son derece şaşırtıcı: Acid Pauli. Almanya’nın elektronik müzik sahnesinde deneysel yaklaşımıyla bilinen, Burning Man’den Ibiza’ya uzanan sahne geçmişiyle Acid Pauli minimal techno ve organik sesleri harmanlayan setleriyle dinleyiciyi her zaman sürprizlerle karşılayan bir dj
Global anlamda da elektronik müzik dünyasında çok önemli bir isim olan Acid Pauli Monolink kadar etkili fakat farklı bir kulvarda öncü kabul ediliyor. Hatta yazının girişinde de bahsettiğimiz gibi Monolink gerçek anlamda çıkışını 2015 yılında Acid Pauli ile ortak hazırladığı “The End” adlı çalışmayla yakaladı. Yani Monolink, elektronik müzik gündemine güçlü bir şekilde girmesini bir anlamda Acid Pauli’ye borçlu fakat enteresandır, Acid Pauli bu etkinlikte tevazu göstermiş ve afişlere çıkmayı tercih etmemiş! Ancak, kendisini fark ettiğimize göre kısaca bahsetmeden de geçemeyiz.
Acid Pauli
Gerçek adı Martin Gretschmann olan Acid Pauli, Almanya’nın elektronik müzik sahnesinde deneysel yaklaşımıyla tanınan bir DJ ve prodüktör. Kariyerine 1990’ların sonunda başladı ve kısa sürede minimal techno, downtempo ve organik elektronik müzik türlerinde kendine özgü bir dil yarattı. Müziğiyle klasik kulüp ritimlerinden çok daha fazlasını sunan; doğa sesleri, etnik melodiler ve analog dokularla zenginleştirilmiş setleriyle dinleyiciyi meditatif bir yolculuğa çıkaran Acid Pauli, Notwist grubunun üyesi olarak başladığı müzik yolculuğunu solo projelerle genişletti. 2012’de yayımlanan “MST” albümüyle elektronik müzikteki özgün vizyonunu ortaya koydu. Ardından gelen “LP5” ve çok sayıda remix çalışması, Acid Pauli’yi global sahnede güçlü bir konuma taşıdı. Özellikle Burning Man, Fusion Festival, Robot Heart ve Mayaan Warrior gibi kült etkinliklerdeki performansları, sahne kimliğinin efsaneleşmesini sağladı.
Monolink daha çok melodik techno ve şarkı formunu birleştiren bir sanatçı iken, Acid Pauli deneysel ve organik elektronik müzikte öncü bir isim. İkisi farklı kulvarlarda olsa da her ikisi de elektronik müziğin sanatsal yönünü öne çıkaran yenilikçi yaklaşımlarıyla türün en etkili figürleri arasında yer alıyor. Dolayısıyla, Beatport listelerinde sıkça yer alan parçaları ve dünya çapında milyonlarca dinlenme alan setleriyle dijital platformlarda da güçlü bir varlık gösteren bu değerli DJ’i İstanbul sahnesinde görmek bir diğer büyük bir şans!
Monolink Tour 2025 Istanbul by Brothers Programı:
8 Kasım Cuma
20.00 - 22.00 I ***
22.00 - 00.00 Acid Pauli
00.00 - 02.00 Monolink
02.00 Curfew
Etiketler: Milliyet Sanat elektronik müzik The Beauty of It All Avrupa Turnesi İstanbul Volkswagen Arena acid pauli Monolink


