Estonya’dan İstanbul’a absürd bir rave manifestosu
Spotify’da 39 milyon dinlenme, TikTok’ta 2 milyon takipçi… Tommy Cash, müzik sahnesine sadece şarkılar değil, bir estetik, bir provokasyon ve bir kültür getiriyor. 4-5 Aralık’ta, +1 konserleri kapsamında, Salon İKSV’de gerçekleşecek konserler, sıradan bir performansın ötesini vadediyor.
Suzan Somalı Sönmez
ssomalisonmez@gmail.com
Tommy Cash, gerçek adıyla Tomas Tammemets, 1991’de Tallinn’de doğdu. Gençliğinde grafiti ve breakdance ile başlayan sanatsal yolculuğu, onu Baltık dans sahnesinin en özgün isimlerinden biri yaptı. Hip Hop kültürünün popping ve krumping gibi stillerini harmanlayan Cash, kısa sürede müzikle dansı birleştiren bir vizyoner olarak öne çıktı. 2012’de SoundCloud’da yayınladığı ilk parçalarla dikkat çekti; 2013’te “Guez Whoz Bak” klibiyle Estonya’da yılın hiti ödülünü aldı.
2014’te yayınladığı “Euroz Dollaz Yeniz” albümü, Doğu Avrupa’nın post-Sovyet estetiğini Batı’nın pop kültürüyle çarpıştıran bir manifesto gibiydi. Ardından gelen “¥€$” (2018) albümü, Charli XCX ve Caroline Polachek gibi isimlerle yaptığı iş birlikleriyle uluslararası sahnede büyük yankı uyandırdı. Albüm, AG Cook ve Boys Noize gibi prodüktörlerin katkısıyla deneysel hip-hop ve rave unsurlarını birleştirdi. Bu dönem, Tommy Cash’in sadece bir rapçi değil, kavramsal bir sanatçı olarak konumlanmasının başlangıcı oldu.
2025 yılı ise kariyerinin zirvesi: Eurovision’da “Espresso Macchiato” ile Estonya’yı temsil etti ve üçüncülük kazandı. Şarkı, Avrupa’da viral bir fenomene dönüştü; kahve zincirlerinde “Espresso macchiato 1,50 avro olsun” kampanyası başlatıldı.
R2 Aastahitt 2013’te “Guez Whoz Bak” ile Estonya’da ‘Yılın Hiti” ödülü, Estonian Music Awards 2017’de “Winaloto” ile ‘Yılın Müzik Videosu’ödülü alan ve Eurovision 2025’te “Espresso Macchiato” ile 3. sıra (356 puan)’ya yerleşen Tommy Cash, ayrıca moda dünyasında da ödüller ve iş birlikleriyle öne çıktı; Rick Owens ve Maison Margiela gibi markalarla yaptığı projelerle müzikten öte bir kültür ikonu olduğunu gösterdi.
Absürd estetik ve neon kaos
Tommy Cash’in sahne anlayışı, müziği kadar provokatif. İstanbul konserinde Salon İKSV’nin minimal mimarisi, neon renkler ve glitch efektleriyle yeniden şekillenecek. Sahne arkasında dev LED ekranlar, kahve fincanlarından post-Sovyet grotesk figürlere kadar absürd görsellerle dolacak. “Espresso Macchiato” sırasında kahverengi tonlar ve kahve temalı animasyonlar, şarkının viral etkisini sahneye taşıyacak.
Işık tasarımı, rave kültürünün ham enerjisini yansıtacak şekilde agresif stroboskoplar ve lazer geçişleriyle kurgulanacak. Bass frekansları izleyicinin bedeninde titreşim yaratırken, sahneye yerleştirilen dev sneaker heykelleri ve plastik mankenler, Tommy Cash’in moda ve müzik arasındaki köprü kuran kimliğini vurgulayacak. Kostümler ise Rick Owens ve Maison Margiela gibi avangart markaların estetiğini yansıtan teatral tasarımlar olacak.
İstanbul’da iki gecelik rave ritüeli
Salon İKSV, 4 Aralık Perşembe ve 5 Aralık Cuma akşamları Tommy Cash’in sahnesine dönüşecek. Kapılar ilk gece 20.30’da, ikinci gece 21.00’de açılacak. Konserler sırasıyla 21.30 ve 22.00’de başlayacak. Ardından dj s1ck s0ck, rave’in ham enerjisini Salon’un üst katına taşıyacak.
Cash’in İstanbul konserinde hem kariyerinin dönüm noktaları hem de son dönemin viral hitleri yer alacak. Eurovision’da üçüncülük getiren ve Avrupa kafelerinde fiyat kampanyası başlatan kült hit “Espresso Macchiato”, absürd klibiyle dijital kültürün sınırlarını zorlayan “X-Ray”, Post-Sovyet estetiği Batı pop kültürüyle çarpıştıran manifesto niteliğindeki “Euroz Dollaz Yeniz”, provokatif sözleri ve rave ritmiyle sahneyi ateşleyecek “Pussy Money Weed”, Estonya’da yılın müzik videosu ödülünü kazanan hit “Winaloto”nun yanı sıra “Tipping Point” ve “Let There Be Shred” gibi yeni parçalar, Tommy Cash’in müzikal evrimini yansıtacak.
Setlist, DJ s1ck s0ck’un rave setiyle birleşerek konseri bir dans ayinine dönüştürecek.
Salon İKSV +1 Konserleri
Salon İKSV’nin +1 konserleri, İstanbul Kültür Sanat Vakfı’nın (İKSV) performans mekânı Salon’da düzenlenen ve +1 markasının katkısıyla gerçekleşen konser serisi. Bu konserler, bağımsız müzik sahnesinden keşifler, alternatif türler ve uluslararası isimleri İstanbul’da ağırlamayı amaçlıyor. Ayrıca yaz aylarında Salon’un sınırlarını aşarak Bonus Parkorman’da düzenlenen ‘+1 Sunar: Gezgin Salon Festivali’ ile açık havada büyük bir müzik maratonuna dönüşüyor.
Genellikle indie, elektronik, caz, alternatif pop/rock gibi türlerde sanatçıların yer aldığı konserler, Salon İKSV’nin Şişhane’deki mekânında yıl boyunca düzenleniyor. Yazın ise ‘Gezgin Salon Festivali’ adıyla açık havada iki günlük bir etkinlik olarak gerçekleşiyor. Öğrenciler için Eczacıbaşı Genç Bilet uygulamasıyla 30 TL’lik bilet imkânı var. Lale Kart üyelerine ise ön satış ve indirim ayrıcalıkları sunuluyor.


