Milliyet Sanat
Milliyet Sanat » Haberler » Diğer » MARAL MDT, AKM sahnesini belleğe çeviriyor

MARAL MDT, AKM sahnesini belleğe çeviriyor

MARAL MDT, AKM sahnesini belleğe çeviriyor21 Aralık 2025 - 02:12
Maral Müzik ve Dans Topluluğu’nun 45 yıllık hafızası, orkestra ve şarkılar eşliğinde koreografik halk danslarına dönüşerek, İstanbul’un kültür damarında yeniden dolaşıma giriyor.
Suzan Somalı Sönmez
ssomalisonmez@gmail.com
 
Maral Müzik ve Dans Topluluğu (MARAL MDT), 1980’de Benon Kuzubaş’ın vizyonuyla kurulduğunda sahnede yalnızca figürler ve ritimler yoktu; aynı zamanda bir birlikte üretme iradesi, koro ve orkestrayla halk danslarını sahne sanatına tercüme etme cesareti vardı. Kısa sürede 300 kişiye ulaşan bir kadroyla Şan Müzikholü ve Atatürk Kültür Merkezi gibi mekânlarda tekrar tekrar buluşan seyirci, bu cesaretin bir şehir alışkanlığına dönüştüğüne tanık oldu. 
 
Kuzubaş’ın vefatının ardından, 1992’den itibaren Garbis ve İris Çapkan’ın eğitmenliğinde yeni bir dönem başladı: Çocuk ve gençlerden büyüyen bir çekirdek kadro, koreografik dilin sürekliliğini sağladı; topluluk AKM, Lütfi Kırdar, CRR, İstanbul Kongre Merkezi gibi sahnelerde yıllar içinde kendi tarihselliğini yazmayı sürdürdü. 
 
Bu süreklilik, yalnızca İstanbul’la sınırlı kalmadı; yurtdışı festivaller, Van Ahtamar Kilisesi’nin açılışı, Shaman Dans Tiyatrosu ile “İstanbulLuys” gibi özel projeler, topluluğun sahne yaklaşımını coğrafyalar arası bir diyaloğa dönüştürdü. Her gösteri, bir sonraki kuşağa devredilecek bir sahne geleneğiyle mühürlendi. 
 
 
45. yılın dramaturjisi
 
Maral Müzik ve Dans Topluluğu (MARAL MDT)’nun 45. yıl kutlamaları, Ocak 2025’te AKM’de sahnelenen “Ahtamar Efsanesi” ile başladı: Majak Toşikyan’ın (Cenk Taşkan) müzik ve konsepti, Hovhannes Tumanyan’ın şiirinden beslenen bir aşk anlatısı oda korosu eşliği ve yeni yazılmış sözlerle bugünle buluştu. Buluşma, Maral MDT’nin müziği ve dansı birlikte düşünme refleksini bugüne tercüme etmekti. Ardından Beşiktaş Kültür Merkezi’ndeki gösteri geldi; 45. yıl dramaturjisi kapanış perdesi için AKM’nin büyük sahnesine taşınırken artık bir bilanço değil, geçmişteki figürlerin bugünkü bedenlerde nasıl yeniden konuştuğunu izlediğimiz bir davet söz konusuydu.
 
21 Aralık 2025 gecesi 130 kişilik dans, orkestra, solist kadrosu ve 40 kişilik sahne arkası–teknik ekip ile geniş bir sahne organizmasına dönüşecek. İzleyici yalnızca iki perdede 90 dakikalık bir gösteri izlemeyecek; sahneye koyan E.O.Y.D. Maral MDT’nin kurduğu köprüden geçerek, koreografik halk danslarının bugünkü İstanbul’da aldığı yeni biçimleri yakından duyumsayacak. 
 
Topluluğun Genel Sanat Yönetmeni Garbis Çapkan, sahne estetiğini ‘ritmin büründüğü anlatı’ olarak tasarlarken, Sarem K. Şeşetyan ile birlikte kurduğu koreografik yapı halk danslarının tanıdık figürlerini orkestranın akışı ve şarkıların nefesiyle katmanlandırıyor. Yalnızca adımları değil, sahne mekânını da işaretleyen bu koreografik dil; ışık, kostüm ve koro–orkestra dengesiyle birlikte bir ‘büyük form’ yaratıyor. Dans eğitmenleri arasında yer alan İris Çapkan ise yıllar içinde yetişen kuşakların beden dilini sahnenin disiplinine bağlayan pedagojik omurgalardan biri. Bu üç imza, 45. yıl gösterisini yalnızca yıldönümü değil, sürekliliğin yeniden kurulması olarak okuyor. 
 
 
Ahtamar’dan bugüne 
 
“Ahtamar Efsanesi”nin açtığı pencereden bakarsak, Maral MDT’nin ses dünyası yalnızca ritmi taşıyan bir altyapı değil; bir hikâyeyi kuran zamansal kurgu. Majak Toşikyan’ın beste–konsept yaklaşımı, oda korosunun katılımı ve yeni söz yazımıyla birlikte sahneye bir müzikal dramaturji getiriyor. Topluluk, masalın ritmini sahneye taşıyarak bugünün izleyicisiyle daha sahici bir bağ kuruyor çünkü müzik burada dansın dekoru değil, dansın alev aldığı zemin. 
 
AKM operasında bir kolektif nefes
 
Gösterinin adresi AKM Türk Telekom Opera Salonu ve bu seçim tesadüf değil. Maral MDT’nin yıllar önce iz bıraktığı bir mekâna dönmesi, İstanbul’un kültür belleğinde bir sayfa çevirme, bir cümlenin devamını getirme duygusunu güçlendiriyor. Operanın mimari ciddiyeti ile koreografik halk danslarının canlı devinimi aynı anda sahnede nefes aldığında, dansın kimlikten belleğe doğru büyüyen bir anlatıya dönüştüğü hissediliyor. 
 
Maral Müzik ve Dans Topluluğu’nun 45. yıl gösterisi, bir final değil, bir devam duygusu. Yıllardır sahnenin ritmine nüfuz eden topluluk, İstanbul’un kültür suyunu kendi koreografik diliyle yeniden dolaşıma sokuyor; ödüller ve plaketler bir kenara, asıl ödül sahneye her yeni kuşaktan bir beden daha katmakta saklı. 21 Aralık gecesi AKM’de izlenecek performans, tam da bu yüzden bir gösteri olmaktan fazlası: şehrin ritmiyle dansın ritmini birbirine bağlayan kolektif bir nefes. 
 
Etiketler: MARAL MDT  akm  Kültür