Milliyet Sanat
Milliyet Sanat » Haberler » Diğer » Piyanonun sınırlarını zorlayan adam

Piyanonun sınırlarını zorlayan adam

Piyanonun sınırlarını zorlayan adam03 Aralık 2025 - 02:12
Guinness Rekorlar Kitabı’na ‘Dünyanın En Hızlı Piyanisti’ olarak adını yazdıran Peter Bence, “Pianosphere Tour” kapsamında Zorlu PSM Turkcell Sahnesi’nde olacak.
Suzan Somalı Sönmez
ssomalisonmez@gmail.com
 
Guinness Rekorlar Kitabı’na “Dünyanın En Hızlı Piyanisti” olarak adını yazdıran Peter Bence, klasik müzikten pop kültürüne uzanan cesur yorumlarıyla müziğin algısını değiştiren bir fenomen.
 
Peter Bence’in hikâyesi, yedi yaşında Mozart ve Chopin’in melodileriyle başlayan bir tutkunun, dünya sahnelerine uzanan yolculuğu. 5 Eylül 1991’de Macaristan’da doğan Bence henüz iki yaşında piyanoyla tanıştı, yedi yaşında Mozart ve Chopin’den ilham alarak ilk eserini besteledi. 11 yaşında, kendi bestelerinden oluşan ilk solo albümü “Green Music”’i yayınladı. Bu erken başarı, onun müzik dünyasında bir ‘prodigy’ yani ‘olağanüstü yetenekli’ olarak anılmasını sağladı. İlkokuldayken Franz Liszt Müzik Üniversitesi’ne kabul edilmesi, yeteneğinin akademik düzeyde de tescili oldu.
Genç yaşta klasik müzik eğitimi alan Bence, daha sonra Boston’daki Berklee College of Music’te film müziği ve elektronik prodüksiyon üzerine uzmanlaştı. Bu eğitim, onun müziğe bakışını kökten değiştirdi; klasik disiplinin yanına popüler kültürün enerjisini ekledi. Bach’ın zamansız matematiği, John Williams’ın sinematik dünyası, Michael Jackson’ın ritmik devrimi, müzikal kimliğini derinden etkiledi. Bu sentez, ileride piyanoyu bir orkestra gibi kullanacağı yenilikçi tarzının temelini oluşturdu.
 
 
‘Dünyanın En Hızlı Piyanisti’ 
 
Ocak 2012’de, bir dakika içinde 765 tuş vuruşuyla Guinness Dünya Rekoru kırarak ‘Dünyanın En Hızlı Piyanisti’ unvanını alan Bence’in bu başarısı, sadece teknik bir virtüöz değil, müziğin sınırlarını zorlayan bir yenilikçi olduğunu gösterdi. 2015’te Michael Jackson’ın “Bad” parçasına yaptığı düzenleme YouTube’da birkaç gün içinde 10 milyon izlenmeye ulaştı; bugün videoları 2 milyardan fazla izlenmiş durumda ve sosyal medyada 1 milyondan fazla takipçisi var. Bu viral başarı, Bence’i dijital çağın en etkili piyanistlerinden biri haline getirdi.
 
Müzikal evrim
 
Peter Bence’in albümleri, klasik ve pop arasında kurduğu köprünün somut örnekleri. Çocuk yaşta yayınlanan ilk albümü “Green Music” (2002), Mozart ve Chopin etkili besteler içeriyor. “Nightfall” (2008) erken dönem romantik ve melodik kompozisyonlar, Steinway & Sons etiketiyle çıkan “The Awesome Piano” (2020), popüler parçaların virtüöz düzenlemelerini içeriyor. Turne ile aynı adı taşıyan “PianoSphere” (2023), Queen’den Michael Jackson’a, film müziklerinden özgün bestelere uzanan geniş bir repertuar sunuyor. 2024 tarihli “Pianoscapes” EP’si ise minimalist ve atmosferik piyano eserlerinden oluşuyor.
 
Bunlara ek olarak, “Bohemian Rhapsody”, “Blinding Lights”, “Thriller”, “Africa”, “Dance Monkey”, “Harry Potter Medley”, “Time (Inception)” gibi viral single’ları ve YouTube’daki canlı performans kayıtları, dijital çağın en etkili piyanistlerinden biri olmasını sağlayan eserler. 
Peter Bence, Guinness Rekorlar Kitabı’na girerek kazandığı ‘Dünyanın En Hızlı Piyanisti’ unvanıyla tanınıyor ancak bunun yanı sıra, dünya çapında 45’ten fazla ülkede verdiği konserler, ‘BBC Proms in the Park’ gibi prestijli etkinliklerde sahne alması ve Billboard, Classic FM gibi platformlarda yer alması, küresel etkisini gösteriyor. Ayrıca dijital platformlarda ulaştığı milyarlarca izlenme, çağımızın en büyük ‘dijital müzik başarılarından’ biri olarak kabul ediliyor.
 
Guinness Rekoru, sanatçının kariyerindeki en bilinen dönüm noktası olsa da, Bence’in etkisi ödüllerden çok müziğin algısını değiştirmesinde yatıyor. Klasik müziği genç kuşaklara sevdirmesi, popüler parçaları sanatsal bir düzeye taşıması ve piyanoyu sahnede bir performans enstrümanı olarak yeniden tanımlaması, onun kültürel etkisini belirleyen unsurlar. Bugün David Foster, Hans Zimmer ve Eros Ramazzotti gibi isimler hayranları arasında.
 
 
“PianoSphere”
 
“Pianosphere” albümü, Bence’in müziğe getirdiği yenilikçi yaklaşımın bir manifestosu niteliğinde; albümde Queen’den Michael Jackson’a, film müziklerinden kendi bestelerine uzanan geniş bir repertuar var. Teklileri arasında “Bad”, “Thriller”, “Bohemian Rhapsody” ve “Shape of You” gibi popüler parçaların yeniden yorumları öne çıkıyor. Her düzenlemede, piyanoyu bir orkestraya dönüştüren teknik ustalık ve ritmik yaratıcılık dikkat çekiyor.
 
“Pianosphere Tour” ise klasik müzik ile popüler kültür arasında kurduğu köprüyü sahneye taşıyan bir dünya turnesi. Bu turne, piyanoyu bir orkestra gibi kullanarak ritim, melodi ve enerjiyi tek bir enstrümanda buluşturan performanslarıyla dikkat çekiyor. Repertuarında Queen, Michael Jackson, Hans Zimmer, John Williams gibi efsanelerin eserleri ile kendi besteleri yer alıyor. İstanbul konseri, turnenin en özel duraklarından biri olarak öne çıkıyor.
 
Turne, İstanbul’un ardından Avrupa ve Amerika’da devam ediyor. Resmi takvimde yer alan bazı duraklar:
 
Zürich, İsviçre - Kongresshaus Zürich (19 Nisan 2026)
Prag, Çekya - O2 Universum (18 Aralık 2026)
Viyana, Avusturya - Wiener Stadthalle (9 Ekim 2026)
Duisburg, Almanya - Mercatorhalle (7 Ekim 2026)
West Palm Beach, ABD - Kravis Center (17 Mart 2026)
 
 
İstanbul’da “PianoSphere” deneyimi
 
4 Aralık akşamı Zorlu PSM Turkcell Sahnesi’nde gerçekleşecek ve kapıların 20.00’de açılacağı etkinlikte Bence piyanoyu bir ritim makinesi, bir yaylı orkestra ve bir perküsyon seti gibi kullanarak dinleyicilere unutulmaz anlar yaşatacak. StagePass organizasyonuyla saat 21.00’de başlayacak konserde Queen’in epik melodileri, Michael Jackson’ın groove’u ve sinema müziklerinin dramatik dokusu, İstanbul’un kalbinde tek bir piyanoda hayat bulacak.