Radyo Modart konserleri kadın sesleriyle yankılanıyor
Özge Fışkın, Nilipek ve Güneş Özgeç. 14 Kasım Cuma günü Roxy’de gerçekleşecek konser öncesi ve sonrasında DJ kabininde Selcen Kadakal yer alıyor.
Suzan Somalı Sönmez
ssomalisonmez@gmail.com
Türkiye’de bağımsız müzik sahnesi, son yıllarda radyo dalgalarından sahne ışıklarına taşan bir hareketle yeniden şekilleniyor. Bu dönüşümün en canlı örneklerinden biri, Hakan Tamar ve Tayfun Polat’ın kurduğu Radyo Modart. Modern ve alternatif müziğin özgür ruhunu savunan platform, yaratıcı müzik üretimlerinin buluştuğu bir kültür alanı. Bu akşam Roxy’de gerçekleşecek konser serisi ise bu vizyonun sahnedeki karşılığı: Özge Fışkın, Nilipek. ve Güneş Özgeç, aynı gecede dinleyiciyi farklı dünyalara davet ediyor.
Bir radyodan fazlası
Radyo Modart, Hakan Tamar ve Tayfun Polat’ın ortak vizyonuyla doğdu. İkili, yıllardır bağımsız müzik sahnesinin nabzını tutan iki isim olarak, piyasanın dışında kalan yaratıcı üretimlere alan açmak için bu platformu kurdu. ‘Modern, alternatif, yerli müziğe yer veren bir radyodur’ mottosu, Modart’ın DNA’sını özetliyor. 2024’te test yayınına başlayan ve 2025’te 24 saat kesintisiz yayına geçen radyo cazdan metale, elektronik müzikten folka kadar geniş bir yelpazeyi kapsayan kuşaklarıyla bağımsız müzisyenlere güçlü bir vitrin sunuyor.
Kurucuların vizyonu
Hakan Tamar, 90’ların başında özel radyoların açılmasıyla radyo programcılığına adım attı. 33 yıllık deneyimiyle Türkiye’de alternatif müzik yayıncılığının öncülerinden biri ola Tamar, uzun yıllar Radyo Eksen’de yerli sahneye odaklanan “MOD” programını hazırladı ve bu konsepti “MOD Sessions” adıyla canlı performans serisine dönüştürdü. Tamar aynı zamanda müzik yazarı, sunucu, yapımcı ve bağımsız plak şirketi Tamar Records’un kurucusu. 2019’dan bu yana 100’den fazla yerli yapım yayınlayan şirket, bağımsız müzik ekosisteminde önemli bir rol oynuyor.
Tayfun Polat ise müzik yazarı, şair, DJ ve organizatör olarak tanınıyor. Kadıköy’ün kült mekânlarından kargART’ın kurucularından biri olan Polat, Açık Radyo’da dokuz yıl boyunca ana akım dışında kalan müzisyenlere yer verdiği “yerli” programını hazırladı. Ayrıca “Türkiye’de Bağımsız Müzik – Başlangıç” kitabının yazarı olarak, sahnenin tarihini ve dinamiklerini belgeleyen önemli bir kaynak ortaya koydu. Polat, uzun yıllardır bağımsız müzik sahnesinin hem destekçisi hem de arşivcisi olarak biliniyor.
Radyo Modart, bu iki ismin ortak vizyonuyla bir radyonun ötesinde adeta bir kültür hareketi oalark biçimleniyor.
Radyo dalgasından sahneye
Radyo Modart’ın konser serisi, radyonun kuruluş vizyonunun doğal bir uzantısı olarak ortaya çıktı. Hakan Tamar ve Tayfun Polat, Modart’ı kurarken yalnızca bir yayın platformu değil, aynı zamanda sahneye taşınan bir kültür hareketi yaratmayı hedefledi ve bu fikir, “Türk müziğinde yeni dalga” mottosuyla yola çıkan radyonun bağımsız müzisyenlere alan açma misyonundan doğdu.
Serinin başlangıcı, Radyo Modart’ın test yayını sonrası normal yayına geçişini kutlamak için düzenlenen ilk etkinlikte gerçekleşti. 4 Ekim 2025’te Roxy’de Rashit ve genç punk gruplarıyla başlayan konserler, kısa sürede düzenli bir seriye dönüştü. Amaç, radyoda çalınan modern ve alternatif müziği canlı performanslarla desteklemek, dinleyiciyi sahneyle buluşturmak ve yerli müzikte yaratıcı damarları görünür kılmaktı.
Bugün bu seriler, her ay farklı temalarla devam ediyor; kimi zaman punk ve indie gruplar, kimi zaman elektronik ve folk müzik üreticileri sahne alıyor. Konserler öncesi ve sonrasında DJ kabininde Hakan Tamar ve Tayfun Polat’ın setleriyle ritim hiç kesilmiyor.
Radyo Modart’ın konser serilerinde 14 Kasım cuma akşamı ülkeden kadın ozan ve müzisyen ve dj içerikli kıymetli bir akış var. Hepimizi büyüleyen isimler Özge Fışkın, Nilipek ve Güneş Özgeç ilk kez aynı gecede sahneye çıkacaklar. Konserler öncesi, arası ve sonrasında da Selcen Kadakal DJ kabininde olacak.
Özge Fışkın
Özge Fışkın, Ankara’da başlayan müzik yolculuğunu İstanbul’da daha da büyüterek Türkiye’nin güçlü kadın seslerinden biri haline geldi. Hacettepe Üniversitesi’nde biyoloji eğitimi alırken müzikle tanışan Fışkın, öğrencilik yıllarında kurduğu cover gruplarıyla Ankara’nın rock barlarında sahne aldı. 2000 yılında katıldığı Roxy Müzik Yarışması’nda jüri özel ödülünü kazanması, profesyonel müzik kariyerinin kapılarını araladı. Bu dönemde Sertab Erener ve Levent Yüksel’in vokalistliğini yaparak sahne deneyimini pekiştirdi. 2003 Eurovision’da Sertab Erener’in birinci olduğu performansta yer alan tek Türk dansçı-vokalist olarak tarihe geçti.
Solo kariyerine 2007’de yayınladığı “Kilitler” albümüyle adım atan Fışkın, ardından “Bir Avuç Fotoğraf” (2012) ve “Her Şeyin 1 Zamanı Var” (2015) albümleriyle müzik yolculuğunu sürdürdü. Albümlerindeki şarkılar kadar Levent Yüksel’le ünlü isimler “Unutulurmuş” Demir Demirkan’la “Doya Doya”, Cem Adrian’la “Tek Başına”), Tuna Kiremitçi’yle “Bana Sebepsin”, Mabel Matiz’le “Aşk Yok Olmaktır” ve “Alaimisema” düetleriyle de dikkat çekti. Özge Fışkın’ın sahne performansları ise her zaman yüksek enerjisi ve güçlü yorumlarıyla öne çıktı. Sahnede hem elektrikli tam kadro hem de akustik formatlarda performans sergiliyor. Repertuarında kendi şarkılarının yanı sıra Ajda Pekkan, Sezen Aksu, Şebnem Ferah, Zuhal Olcay gibi isimlerin eserleri ve İngilizce pop-rock parçalar yer alan sanatçı, “Bir Özge Fışkın Gecesi” konseptiyle nostalji ve moderni harmanlayan özel konserler düzenliyor
Nilipek.
Nilipek., gerçek adıyla Nil İpek Hülagü, 30 Mayıs 1988’de İzmir’de doğdu. Çocukluğunu İzmir’de geçirdikten sonra üniversite eğitimi için İstanbul’a taşındı ve Boğaziçi Üniversitesi Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Bölümü’nden mezun oldu. Müzik, hayatının her zaman bir parçasıydı; üniversite yıllarında farklı gruplarda çaldı, dream pop’tan indie’ye uzanan tarzlarda denemeler yaptı. Solo kariyerine geçişi ise 2015 yılında yayınladığı ilk albümü “Sabah” ile oldu. Müzik yazarları tarafından yılın en iyi albümleri arasında gösterilen albüm, Nilipek.’in alternatif sahnedeki yerini sağlamlaştırdı. 2017’de gelen ikinci albümü “Döngü”, sade yorumlarını ukulele ve akustik dokularla birleştirdiği bir çalışma olarak dikkat çekti. 2020’de yayınlanan “mektuplar” albümü ise konsept yapısıyla öne çıktı; gündelik hayatın duygularını şiirsel bir dille betimleyen şarkılar, müzikal kimliğini daha da derinleştirdi. Dört yıl süren sessizliğin ardından Nilipek., 2024’te “Uydurduğumuz Oyunlarla” adlı dördüncü stüdyo albümünü yayınladı. Albümdeki “Geçmiyor Zaman” gibi parçalar hem söz hem müzikteki olgunluğunu yansıttı.
Nilipek.’in kariyeri sadece albümlerle sınırlı değil; film ve dizi müziklerinde de imzası var. “Bir Aşk İki Hayat”, “Maral: En Güzel Hikayem” ve “4N1K İlk Aşk” gibi yapımların tema şarkılarını seslendirdi. Ayrıca Deeperise ile “Bildiğim Gibi”, Oscar Anton ile “Castles” ve Taner Yücel ile “Vazgeçtim” gibi iş birlikleriyle elektronik ve indie pop alanında da kendine özgü bir yer edindi. 2018’de yayınladığı “Gözleri Aşka Gülen” yorumu ise klasik bir şarkıyı modern bir formda yeniden yorumlamasıyla büyük ilgi gördü. Sahne performanslarında dingin vokali ve samimi anlatımıyla öne çıkan Nilipek., Türkiye’de alternatif müziğin en yaratıcı isimlerinden biri olarak kabul ediliyor.
Güneş Özgeç
Güneş Özgeç, İstanbul’da doğup büyüyen bir şarkıcı, söz yazarı, multi-enstrümantalist, aranjör ve prodüktör olarak müzik dünyasında kendine özgü bir yer edindi. Müzik yolculuğu çok erken yaşlarda başladı; henüz yedi yaşındayken seslendirme yapmaya ve televizyon için şarkılar söyleyen sanatçı, 11 yaşında Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Devlet Konservatuvarı’na girerek keman, viyola ve piyano eğitimi aldı. Eğitim yıllarında oda müziği grupları kurdu, orkestralarda çaldı ve ders verdi. Mezuniyetinin ardından uzun süre klasik müzik orkestralarında keman ve viyola çaldı; bu dönemde İdil Biret, Suna Kan, Şenova Ülker gibi önemli isimlerle sahne aldı ve Belle and Sebastian’ın Türkiye konserlerinde eşlik etti.
2009’dan itibaren TRT Çocuk projelerinde müzik yönetmenliği yaptı, ardından 2011-2019 yılları arasında Nickelodeon Türkiye’nin müzik direktörü olarak görev aldı. Bu süreçte Netflix, DreamWorks ve CBeebies yapımlarında seslendirme yaptı; “Black Mirror”, “Monster High”, “Charlie and Lola” gibi dizilerde karakterlere hayat verdi. Ayrıca “Transformers 4: Age of Extinction” filminin Türkiye vizyonunda Nicola Peltz’in karakterini seslendirdi. Bunun yanı sıra animasyon ve film müzikleri besteledi; “Doru”, “Kadim Kültür” belgeseli ve “Puhu” gibi yapımların müziklerinde imzası var.
Güneş Özgeç, 2018’de kendi yazdığı ve bestelediği “Kahve”, “Ikaria” ve “Sonbahar” teklileriyle solo kariyerine adım attı. 2020’de “Güneş Yüzüm”, 2021’de “Bence Gerçek Hepsi” ve “Düş” gibi parçaları yayınladı. Tüm prodüksiyon sürecini kendi ev stüdyosunda üstlenerek bağımsız bir müzik anlayışı benimsedi. Mart 2024’te yayınladığı ilk albümü “Kertenkele Kraliçe’nin Zamansız Masalları”, yedi şarkılık bir koleksiyon olarak ‘zaman’ kavramını anılar, hayaller ve ihtimaller üzerinden sorguluyor. Albüm; akustik ve elektronik dokuları harmanlayan bir tarzla, nostalji ve moderni bir araya getiriyor. Özgeç’in müziği, sıcak ve samimi bir atmosfer yaratırken aynı zamanda toplumsal hafızaya dair ince göndermeler içeriyor. Sahne performanslarında elektrokeman ve livelooping tekniklerini kullanarak dinleyiciyi farklı bir deneyime davet eden Güneş Özgeç, bağımsız müzik sahnesinde hem üretkenliği hem de yenilikçi yaklaşımıyla dikkat çekiyor.
DJ Selcen Kadakal
Selcen Kadakal, İstanbul merkezli bir DJ, radyo programcısı ve müzik küratörü olarak tanınıyor. Elektronik müzik ve alternatif sahneye olan ilgisiyle hem dijital platformlarda hem de canlı etkinliklerde aktif bir isim haline gelen Kadakal, özellikle Standart FM’de hazırladığı “Siren” programıyla dikkat çekiyor; bu programda her perşembe akşamı 22.00’de dinleyicilere seçkin elektronik ve indie parçalar sunuyor. Radyo deneyimi, müzikteki küratörlük yönünü güçlendirirken, DJ setlerinde farklı türleri harmanlayan özgün bir yaklaşım sergiliyor.
Kadakal’ın müzik kariyeri, bağımsız sahneye verdiği destekle de öne çıkıyor. SoundCloud ve Spotify’da paylaştığı setler ve seçkiler, elektronik müzikten downtempo’ya, indie pop’tan ambient dokulara kadar geniş bir yelpazeyi kapsıyor. Ayrıca içerik üretimi ve marka stratejisi alanında profesyonel bir geçmişe sahip; bu yönüyle müzik ve medya dünyasını birleştiren bir profil çiziyor.
Dört hikâye, bir ortak ruh
Radyo Modart’ın konser serisi, sadece bir müzik etkinliği değil; aynı zamanda kadın müzisyenlerin üretim gücünü kutlayan bir sahne. Özge Fışkın’ın tecrübesi, Nilipek.’in şiirsel dili ve Güneş Özgeç’in deneysel yaklaşımı, bu geceyi unutulmaz kılacak. Konser öncesi ve sonrasında DJ kabininde yer alacak Selcen Kadakal’ın setleriyle ritim hiç kesilmeyecek. Roxy’deki bu buluşma, yerli müzikte alternatif damarların hâlâ ne kadar güçlü olduğunu bir kez daha gösterecek. %100 Müzik organizasyonuyla gerçekleştirilecek gecede kapılar saat 20.00’de açılacak ve etkinlikler saat 21.00’de başlayacak. 18 yaş sınırı uygulanan gecenin biletleri Bubilet üzerinden temin edilebiliyor. Ayrıca e-bilet uygulaması geçerli ve çıktı alınmasına gerek yok.
30 yıllık ritim
Etkinliğin düzenlendiği Roxy Club İstanbul hakkında da bilgi verelim.
1994 yılında Beyoğlu’nun Cihangir semtinde, Sıraselviler Caddesi Aslanyatağı Sokak’ta açıldı. İstanbul’un elektronik müzik sahnesinin öncülerinden biri olarak kabul edilen mekân, yıllar boyunca hem DJ performansları hem de canlı konserlerle şehrin gece hayatına yön verdi. Dünyanın en ünlü DJ’lerini ağırlayan Roxy, güçlü ses sistemi ve underground kültürle uyumlu iç tasarımıyla tanındı. 300 metrekarelik alanda yaklaşık 750 kişilik kapasitesiyle, müzik ve görselliği bir arada sunan mimarisi dikkat çeken Roxy, sadece elektronik müzik değil; caz dinletileri, tiyatral etkinlikler ve farklı türlerde konserlere de ev sahipliği yaptı. Ayrıca Uluslararası İstanbul Caz Festivali’nin resmi kulübü olarak Marcus Miller, Brandford Marsalis, Red Snapper gibi dünyaca ünlü isimleri ağırladı. Mekân, 15 yıldır düzenlenen Roxy Müzik Günleri ile Türkiye’de yeni yeteneklerin keşfedildiği en önemli yarışmalardan birine imza atıyor.
2018’den itibaren RX adıyla faaliyetlerini sürdürse de Roxy hâlâ İstanbul’un ikonik gece kulüplerinden biri olarak biliniyor.


