Utku Yasavul’dan yeni roman: 'Göçmen Günlüğü'
Yazar ve yönetmen Utku Yasavul, yeni romanı “Göçmen Günlüğü” ile Batı Avrupa’daki refah toplumlarının göç karşıtlığına ve konfor alanına hapsolmuş düşünce sistemlerine derinlemesine bir bakış sunuyor.
Çok yönlü sanatçı, yazar ve yönetmen Utku Yasavul, yeni romanı “Göçmen Günlüğü” ile göç ve değişim olgusu üzerinden Batı uygarlığının statikleşen yapısına bir eleştiri getiriyor. Roman, Batı Avrupa’daki refah toplumlarının göç karşıtlığına ve konfor alanına hapsolmuş düşünce sistemlerine derinlemesine bir bakış sunarken, küresel krizlerin Batılı bireyleri bir gün göçmen konumuna getirebileceği gerçeğini gözler önüne seriyor.
Göç sadece güneyden kuzeye mi olur?
Utku Yasavul, romanında temel bir soruyla yola çıkıyor: Göçmenler hep mi güneyden kuzeye, doğudan batıya, fakirden zengine gitmek isteyecek?
Göçün insanlık tarihi kadar eski olduğunu hatırlatan yazar, bugüne kadar hep belirli bir yön izleyen göç hareketliliğinin tersine dönebileceğini ve bu durumun büyük bir medeniyet krizi yaratabileceğini savunuyor.
Kitabın ana karakteri, İsveç'in refah seviyesi yüksek ama bir o kadar kırılgan şehri Göteborg’da yaşayan bir birey. Ancak küresel iklim krizi ve ekonomik çöküş gibi nedenlerle Batı’nın konforlu yaşamı tehdit altına girdiğinde, bu karakter kendini bir anda güneye göç etmek zorunda kalan bir ‘mülteci’ olarak buluyor. Bu dönüşüm, okuyucuyu Batı'nın göçmen karşıtlığını barındıran politikalarını ve konfor alanına aşırı bağımlılığını sorgulamaya yönlendiriyor.
Batı uygarlığının çöküşü mü geliyor?
“Göçmen Günlüğü” yalnızca bireysel bir hikâye anlatmakla kalmıyor, aynı zamanda Kuzey Batı Avrupa medeniyetinin statik yapısına eleştirel bir bakış sunuyor. Yasavul’a göre, Batı’nın konformizmi ve statikleşen refah anlayışı, onu büyük bir kırılganlık içinde bırakıyor. Batı medeniyeti yıllarca göçmenleri bir tehdit olarak görse de, eğer küresel dinamikler değişirse, bizzat Batılı bireyler de göçmen olmak zorunda kalabilir.
Bu noktada kitap, konfor alanına aşırı bağlanmanın bir medeniyet sorunu olup olmadığını tartışmaya açıyor. Yasavul, “Kendi konfor alanına aşık olan herkes er ya da geç o alanı terk etmek zorunda kalır” diyerek, Batı’nın değişime direncinin, onun uzun vadede sürdürülebilirliğini tehdit ettiğini öne sürüyor.
Anne Frank’in günlüğünden ilhamla: Kurgusal ama gerçekçi bir anlatım
Roman, klasik distopyalardan farklı bir biçimde, günlük formatında yazılmış. Yasavul, bu tercihinin sebebini şu sözlerle açıklıyor:
"En büyük ilham kaynaklarımdan biri Anne Frank’in günlüğüdür. O, yaşadığı zorlu süreci çocukluğundan vazgeçmeden anlatabilen bir direniş sembolü oldu. Ben de ‘Göçmen Günlüğü’nde, insanların değişim karşısındaki kırılganlığını en doğal haliyle yansıtabilmek için bu anlatım tekniğini seçtim.”
Bu yaklaşım, okuyucunun karakterin iç dünyasına daha doğrudan dahil olmasını sağlarken, anlatıyı bir bilimkurgu-fantastik çerçeveden uzaklaştırarak tamamen gerçekçi bir düzleme oturtuyor.
3. Dünya Savaşı kapıda mı?
Romanın en çarpıcı yönlerinden biri de küresel ölçekte yaşanabilecek büyük bir değişimin, geleneksel savaşlarla değil, sosyo-ekonomik ve çevresel krizlerle gerçekleşeceğini öngörmesi.
Utku Yasavul’a göre, insanlığın önündeki en büyük savaş, artık silahlarla değil, ekonomik ve ekolojik çöküşlerle verilecek.
"Geleneksel anlamda bir 3. Dünya Savaşı artık çok düşük bir ihtimal. Zira savaş, kapitalizmin en kârlı iş alanı olmaktan çıktı. Ancak büyük güçlerin ekonomik çıkarlarını koruma çabası ve göç dalgalarının tetiklediği krizler, dünyanın farklı yerlerinde büyük gerilimlere yol açabilir. Asıl savaş, konfor alanlarını korumak için girişilecek mücadele olacaktır."
Tartışma yaratan bir roman
“Göçmen Günlüğü”, yalnızca göç meselesini değil, modern medeniyetin kırılgan yapısını, Batı’nın değişime olan direncini, konfor bağımlılığını ve küresel krizlerin doğurabileceği yeni insanlık durumlarını da tartışmaya açıyor.
Batı medeniyetinin çöküşe mi geçtiği, göç hareketlerinin tersine dönüp dönmeyeceği ve insanlığın gelecekte nasıl bir değişim yaşayacağı sorularını gündeme taşıyan bu roman, okurlarını derin düşüncelere sevk edecek güçlü bir anlatı sunuyor.
Yazar Hakkında: http://www.utkuyasavul.com/
