Milliyet Sanat
Milliyet Sanat » Haberler » Sinema » Antalya’nın açılış filmi izleyiciyle buluştu

Antalya’nın açılış filmi izleyiciyle buluştu

Antalya’nın açılış filmi izleyiciyle buluştu08 Ekim 2012 - 01:10
49. Antalya Film Festivali’nin açılış filmi olarak Soner Yalçın’ın yönettiği Sivas Katliamı belgeseli “Menekşe’den Önce” dün gösterildi.NİL KURAL

49. Antalya Film Festivali’nin açılış filmi olarak Soner Yalçın’ın yönettiği Sivas Katliamı belgeseli “Menekşe’den Önce” dün izleyiciyle buluştu. Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkanı Mustafa Akaydın’ın da katıldığı gösterime aralarında Işık Yenersu, Şerif Sezer, Gülen Ökten’in de bulunduğu festival konukları ve izleyiciler büyük ilgi gösterdi. Salona sığmayan kalabalığın bir kısmı filmi dışarıdan taşınan sandalyelerde ve yerlerde oturararak izledi.

Filmden önce sahnede bulunan cansız manken, elinde ‘Sivas’ı unutma’ adlı bir levha ve saz tutuyordu. Gösterim başlamadan filmin yapım sorumlusu Halide Didem Kurt’un Soner Yalçın’ın mektubunu okudu. Mektup da ‘Sivas’ı unutma’ cümlesini vurguluyordu: “Hayattaki en önemli ders şu, unutmayacak, unutturmayacağız. Belgeseli de bu yüzden yaptım. Acı çekenlerin yanında olacağız.”

Sivas Katliamı’nı yakınlarını kaybeden ailelerin tanıklıkları, arşiv görüntüleriyle aktaran, müziklerinde Fazıl Say’ın imzası bulunan belgesel sonlandığında izleyiciler gözyaşlarını tutamadılar. Dakikalarca alkışlanan filmin ardından sahneye Kurt’un yanı sıra katliamda babası Metin Altıok’u kaybeden, filme destek olan Zeynep Altıok ve filmin müziklerinin koordinasyonunu üstlenen Güvenç Dağüstün geldi.

Zeynep Altıok sözlerine festivale gösterim imkanı sağladığı için teşekkür ederek başladı. Altıok, “Ülkemiz yakın tarihi karanlık günlerden geçti. Katliamları bol bir ülkeyiz. Susturmalar, öldürmeler, kaybetmeler devam ediyor, azaldı belki ama…” dedi ve Sivas Davası’nda 13 Mart’ta zaman aşımı kararı alındığını söyledi: “Bunun ardından devletin yakınlarını kaybeden ailelerin üzerine gaz bombaları attığı acı günler yaşadık. Soner Yalçın tutuklanınca film yarım kaldı. Ancak davanın zaman aşımına uğradığı zamanda insanlığın onurunu yarı yolda bırakmadı ve filmi avukatının içeriden ilettiği mesajlarda tamamladık.”

Altıok, Sivas Katliamı’nın pek çok filme, belgesele konu olduğunu söyledi ancak “Meneşke’den Önce”nin bazı kişilerin yaşadıklarını anlatması bakımından farklı bir yerde durduğunu anlattı: “Yapılan çalışmalar, toplumsal belllek adına, unutturmamak adına önemliydi. Ancak yaşananları dile getirmek zor. Ben aynı kaderi paylaştığım büyüklerimle bütün bunları bu kadar net konuşmadım. Lütfiye Aydın’ın yaşadıklarını ben bile bu filmde yeni öğrendim. Bizler öfke ve nefret duymadık. Sadece hukuk ve adalet istedik.”
Antalya'da ayrıca, genç yaşta trafik kazasında kaybettiğimi Seyfi Teoman anısına “Bizim Büyük Çaresizliğimiz” adlı filmi de gösterildi. Ardından ulusal yarışmanın ilk filmi “Derin Düşün-ce”nin galası gerçekleştildi. Ailesi tarafından ihmal edilen bir kız çocuğunun hikayesini anlatan, yönetmenliğini Çağatay Tosun’un üstlendiği filmin ardından gerçekleştirilen söyleşide, izleyiciler filmin ensest ilişki olarak gördükleriyle ilgili yorumlarını dile getirdiler. Ancak Tosun, filmin çocukların yaşadığı şiddeti anlatmaya çalıştığını, filmin aile kavramını sorguladığını, filmin babayla kız arasında ensest ilişki anlatmadığını ifade etti. Kulislerde ise Altın Portakal'ın jüri başkanı Hülya Avşar'ın "Derin Dusun-ce" ile ilgili olarak "Bu film çocuk pornosu, yarışmadan attıracağım" diye konuştuğu, jüri üyesi Mine Kırıkkanat'ın ise filmin anlattığı sorunun her yerde yaşandığına dikkat çekerek, Avşar'a karşı çıktığı konuşuluyor.